2 bireyden 1’i bir daha kısıtlama istemiyor
Aşı olmayanlardan test istenmesine dayanak var
Salgın ömrümüzü bir sarkaç misali etkiliyor; aşı ve tedbirler ile olay sayıları/kayıplar azalınca kısıtlamalar gevşiyor, sarkaç bir uca gidiyor, eski hayatlarımızın hasreti ile rahatlıyoruz, sosyalleşiyoruz, hastalık bir daha yayılıyor, kısıtlamalar bir daha tartışılmaya başlıyor, sarkaç öbür uca hakikat hareketleniyor.
Son haftalarda hasta ve kayıp sayılarında artış var, öte yandan yakında okulları yüz yüze eğitim ile açmak istiyoruz, kurumlar konuttan çalışan çalışanlarının bir daha ofislere dönmelerini planlıyor. Tüm bu şartlarda salgını dizginlemek için ne yapmak gerekli? Her üç bireyden ikisi bir daha bir kapanma yaşayacağımızı kestirim ediyor. Lakin bu kestirim ile tedbirlere dair niyetler içinde bir makas var. Her iki şahıstan biri sokağa çıkma kısıtlaması, restaurant/kafelerin kapanması, seyahat kısıtlamaları, tiyatro/sinemaların kapatılması üzere tedbirlere dair olumsuz görüş belirtiyor. Ortalamada toplumun %20’sinin bu tedbirlerin bir daha devreye alınmasına yönelik bir fikri yok, %30 ise tedbirlerin bir daha devreye girmesi gerektiğini düşünüyor.
Sıhhat Bakanı, aşı sonucunın bundan daha sonraki periyotta tercihlere bırakılmayacağı sinyalini verdi. Bu yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada büyük bir tartışma konusu. Hali hazırda bir epey durumda aşı mecburiyeti yerine PCR test mecburiliği kelam konusu. Her on şahıstan altısı sinema, tiyatro, seyahat araçları üzere insanların birbirine yakın bulundukları yerlerde PCR testi zaruriliği getirilmesi fikrini destekliyor. Aşı karşılarında bu oran neredeyse tam aksine dönüyor, aşıya karşı olan her üç bireyden ikisi mecburî teste de karşı.
Aşı ve test zaruriliği yahut özgürlüğü konusunda insanlık olarak yalnızca Türkiye’de değil, tüm ülkelerde uygulanabilecek prensipler belirlenmesine muhtaçlığımız olduğu fazlaca net.
l Koronavirüs Salgını ve Toplum: Genel Kamuoyu Araştırması 6 – 10 AĞUSTOS 2021
Hadise sayılarındaki artış niçiniyle toplumun %64’ü tekrar bir kapanma yaşanabileceğini düşünüyor.
Kapanma yaşanacağı konusunda aşı zıddı olan ve aşı konusunda emin olmayan şahısların oranı daha düşük olsa da kapanma yaşanmayacağı konusunda tüm kitlelerin görüşü emsal. Toplumun %23’ü tekrar bir kapanma yaşanmayacağı görüşünde.
Toplumun %55’i bugünden daha sonra geceleri sokağa çıkma yasağı getirilmesini istemiyor. bu biçimde bir yasağı isteyenlerin oranı ise %31.
bir daha toplumun yarısı bu cins bir kısıtlamayı da istemiyor. Vatandaşların %26’sı yalnızca kapalı alanların kapatılması gerektiğini düşünürken, büsbütün kapatılması gerektiğini düşünenlerin oranı %7.
Öbür kısıtlamalara emsal biçimde bir daha toplumun yarısı şehirlerarası bir kısıtlama gelmemesi gerektiğini düşünüyor. bir daha yalnızca her 10 bireyden 3’ü bu biçimde bir kısıtlamadan yana.
Sinema, tiyatro üzere işletmelerin kapatılması konusunda da vatandaşlar misal görüşte. Bu çeşit yerlerin kapatılmaması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 48, kapatılması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 32.
Sinema, tiyatro, şehirlerarası otobüs, uçak üzere insanların yan yana oturduğu yerlerde Koronavirüs aşısı olmayan bireylerden pcr testi istenmesi üzere bir karar alınması konusunda Aşı olan yahut aşıya olumlu yaklaşanlarla Aşı tersi olan bireylerin görüşleri net bir biçimde farklılaşıyor. Aşı olan yahut aşıya olumlu yaklaşanların %65’i bu çeşit yerlere girişte aşı olmayan bireylerden pcr testi istenmesi gerektiğini düşünürken, aşı terslerinin %67’si bu biçimde bir karara karşı.
Aşı olmayanlardan test istenmesine dayanak var
Salgın ömrümüzü bir sarkaç misali etkiliyor; aşı ve tedbirler ile olay sayıları/kayıplar azalınca kısıtlamalar gevşiyor, sarkaç bir uca gidiyor, eski hayatlarımızın hasreti ile rahatlıyoruz, sosyalleşiyoruz, hastalık bir daha yayılıyor, kısıtlamalar bir daha tartışılmaya başlıyor, sarkaç öbür uca hakikat hareketleniyor.
Son haftalarda hasta ve kayıp sayılarında artış var, öte yandan yakında okulları yüz yüze eğitim ile açmak istiyoruz, kurumlar konuttan çalışan çalışanlarının bir daha ofislere dönmelerini planlıyor. Tüm bu şartlarda salgını dizginlemek için ne yapmak gerekli? Her üç bireyden ikisi bir daha bir kapanma yaşayacağımızı kestirim ediyor. Lakin bu kestirim ile tedbirlere dair niyetler içinde bir makas var. Her iki şahıstan biri sokağa çıkma kısıtlaması, restaurant/kafelerin kapanması, seyahat kısıtlamaları, tiyatro/sinemaların kapatılması üzere tedbirlere dair olumsuz görüş belirtiyor. Ortalamada toplumun %20’sinin bu tedbirlerin bir daha devreye alınmasına yönelik bir fikri yok, %30 ise tedbirlerin bir daha devreye girmesi gerektiğini düşünüyor.
Sıhhat Bakanı, aşı sonucunın bundan daha sonraki periyotta tercihlere bırakılmayacağı sinyalini verdi. Bu yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada büyük bir tartışma konusu. Hali hazırda bir epey durumda aşı mecburiyeti yerine PCR test mecburiliği kelam konusu. Her on şahıstan altısı sinema, tiyatro, seyahat araçları üzere insanların birbirine yakın bulundukları yerlerde PCR testi zaruriliği getirilmesi fikrini destekliyor. Aşı karşılarında bu oran neredeyse tam aksine dönüyor, aşıya karşı olan her üç bireyden ikisi mecburî teste de karşı.
Aşı ve test zaruriliği yahut özgürlüğü konusunda insanlık olarak yalnızca Türkiye’de değil, tüm ülkelerde uygulanabilecek prensipler belirlenmesine muhtaçlığımız olduğu fazlaca net.
l Koronavirüs Salgını ve Toplum: Genel Kamuoyu Araştırması 6 – 10 AĞUSTOS 2021
Hadise sayılarındaki artış niçiniyle toplumun %64’ü tekrar bir kapanma yaşanabileceğini düşünüyor.
Kapanma yaşanacağı konusunda aşı zıddı olan ve aşı konusunda emin olmayan şahısların oranı daha düşük olsa da kapanma yaşanmayacağı konusunda tüm kitlelerin görüşü emsal. Toplumun %23’ü tekrar bir kapanma yaşanmayacağı görüşünde.
Toplumun %55’i bugünden daha sonra geceleri sokağa çıkma yasağı getirilmesini istemiyor. bu biçimde bir yasağı isteyenlerin oranı ise %31.
bir daha toplumun yarısı bu cins bir kısıtlamayı da istemiyor. Vatandaşların %26’sı yalnızca kapalı alanların kapatılması gerektiğini düşünürken, büsbütün kapatılması gerektiğini düşünenlerin oranı %7.
Öbür kısıtlamalara emsal biçimde bir daha toplumun yarısı şehirlerarası bir kısıtlama gelmemesi gerektiğini düşünüyor. bir daha yalnızca her 10 bireyden 3’ü bu biçimde bir kısıtlamadan yana.
Sinema, tiyatro üzere işletmelerin kapatılması konusunda da vatandaşlar misal görüşte. Bu çeşit yerlerin kapatılmaması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 48, kapatılması gerektiğini düşünenlerin oranı yüzde 32.
Sinema, tiyatro, şehirlerarası otobüs, uçak üzere insanların yan yana oturduğu yerlerde Koronavirüs aşısı olmayan bireylerden pcr testi istenmesi üzere bir karar alınması konusunda Aşı olan yahut aşıya olumlu yaklaşanlarla Aşı tersi olan bireylerin görüşleri net bir biçimde farklılaşıyor. Aşı olan yahut aşıya olumlu yaklaşanların %65’i bu çeşit yerlere girişte aşı olmayan bireylerden pcr testi istenmesi gerektiğini düşünürken, aşı terslerinin %67’si bu biçimde bir karara karşı.