Bozkurt’ta selden geriye kalanlar felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor
Ereğli Belediyesinden yapılan açıklamada, Bozkurt’ta meydana gelen sel felaketinin akabinde bölgeye giden İtfaiye Müdürlüğüne bağlı takımların arama ve kurtarma faaliyetlerinde yer aldığı açıklandı.
Annenin cansız vücudunun denizden çıktığı, kızının ise bulunamadığı ihbarı üzerine grupların ailenin oturduğu Pınarcık Sokak’taki ikamete yönlendirildiği aktarıldı.
Takımların konutta yaptıkları arama ve paklık çalışması sırasında ahşap sandık çıktığı bildirilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:”Çamurların içerisinden bir adet ahşap sandık çıktı. Emniyet gruplarına bilgi verildi ve görüntüyle kayıt altına alınarak sandık açıldı. İçinde çoraba sarılı 4 adet ziynet eşya kutusu ve 1 adet saat bulundu. Ziynet eşyaları 2 adet altın alyans, 2 adet çeyrek altın ve 1 çift altın küpeden oluşuyordu. Ereğli itfaiye takımı pahalı eşyaları Afet Uyum Merkezine götürerek tutanakla Polis Arama Kurtarma gruplarına teslim etti.” Açıklamada, takımların arama, kurtarma ve paklık faaliyetlerine devam ettiği, çeyiz sandığı sahibi genç kızın cesedinin ise farklı bir bölgede bulunduğu kaydedildi.
FELAKETİN BOYUTUNU ANLATAN KARELER
İlçede 11 Ağustos’ta meydana gelen sel felaketi, binaların yanı sıra iş yerlerine de büyük ziyan verdi. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum İdaresi Başkanlığı (AFAD), Ulusal Medikal Kurtarma Takımı (UMKE), polis ve jandarma teşkilatına bağlı arama kurtarma grupları ile belediyeler, ilçede sel niçiniyle ziyan nazarann iş yerlerini temizlemeye devam ediyor.
Sel niçiniyle duvarları yıkılan, balçık yığınlarıyla kaplanan iş yerlerinin temizlenmesinin akabinde geriye kalan duvarlardaki izler ve bir köşeye toplanmış çamur ortasındaki gereç ile eserler, felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor.
İlçe merkezinde bulunan bir eczanedeki dağılmış ilaç kutuları, beyaz eşya dükkanında kalan tek buzdolabı, avizecide yalnızca tavanda asılı biçimde kalan aydınlatma eserleri ve hırdavatçıdaki köşeye dizilmiş rengarenk boya kovaları dikkati çekiyor.
Sel suyuna karşın ekmek fırınındaki sürüklenmeyen duvara dayandırılmış ve üst üste dizilmiş ahşap hamur dinlendirme kaplarının yanı sıra nalburdaki çamur ortasında kalan çit örgü teli ruloları, hızar ve kesici aletler de görülebiliyor.
Su ve elektrik tesisat materyalleri satan bir esnafın iş yerini temizleme çalışmaları sırasında kolona yazdığı, “Allah tekrar bu biçimde afet yaşatmasın, amin.” tabiri de vatandaşların hislerini ve yaşadıklarını yansıtan değerli bir gösterge oldu.
Bozkurt halkına 1971’den beri hizmet veren fotoğraf stüdyosundan geriye ise yalnızca Kabe fotoğrafı ile ayet-i kerime yazılı çerçevenin kaldı.
Su ve elektrik tesisat gereçleri satan bir esnafın iş yerini temizleme çalışmaları sırasında kolona yazdığı, “Allah tekrar bu biçimde afet yaşatmasın, amin.” tabiri de vatandaşların hislerini ve yaşadıklarını yansıtan değerli bir gösterge oldu.Su ve elektrik tesisat gereçleri satan bir esnafın iş yerini temizleme çalışmaları sırasında kolona yazdığı, “Allah tekrar bu biçimde afet yaşatmasın, amin.” tabiri de vatandaşların hislerini ve yaşadıklarını yansıtan değerli bir gösterge oldu.
ESNAF CANINI SIKINTI KURTARDI
Kastamonu’da selin vurduğu Bozkurt ilçesinde canını sıkıntı kurtaran 24 yıllık mobilyacı Nail Açar’ın iki iş yeri kullanılmaz hale geldi.
Mobilyacı Nail Açar’ın sanayi sitesinde mobilya üretimi, çarşıda ise mobilya satışı yaptığı iki iş yerinde de büyük çapta hasar oluştu.
Sel gelmeden dakikalar evvel aracıyla bir arada yüksek bir yere çıkarak kurtulan Açar, AA muhabirine, 1987 yılından itibaren ilçede mutfak mobilyası üretimi yaptığını söylemiş oldu.
Oğlunun telefonla arayarak “baba sel geliyor kaç” söylemiş olduğini anlatan Açar, “Arabayı aldım, yaklaşık 300 metre üst çıktım. Geri geldiğimde her taraf suyun ortasındaydı. Sel suları otomobilleri kapımın önüne yığmış. Biz can kederine düştük. Yürüyerek endüstriye bakalım dedik. Aşağısı da sular altında kaldı.” dedi.
Sel olduğu anda torununun da yıkılan Kur’an kursu binasında olduğunu söz eden Açar, şunları kaydetti:”Helikopter ve vatandaşlar yardımıyla torunum kurtuldu. Bir can pazarından öbür bir şey yoktu. Beşerler otomobilleriyle selin ortasında gidiyor, ‘kurtarın bizi diyorlar’ lakin elimizden hiç bir şey gelmiyor, bakıyoruz. Devletimiz, insanlarımız burada, yardım etmeye çalışıyor. Bütün dükkanlarımız battı.
“Canımız sağ diye kendi kendimizi teselli ediyoruz. Sözler yetmiyor. Tsunami üzere bir şey oldu, her yer yerle bir oldu. Bozkurt’ta sel yavaşça gelirdi fakat bu biçimde bir şey yok. Tahminen tarihte de yoktur. Esnaflık bitti. İnşallah devletimiz yardımcı olursa devam edeceğiz.”
Ereğli Belediyesinden yapılan açıklamada, Bozkurt’ta meydana gelen sel felaketinin akabinde bölgeye giden İtfaiye Müdürlüğüne bağlı takımların arama ve kurtarma faaliyetlerinde yer aldığı açıklandı.
Annenin cansız vücudunun denizden çıktığı, kızının ise bulunamadığı ihbarı üzerine grupların ailenin oturduğu Pınarcık Sokak’taki ikamete yönlendirildiği aktarıldı.
Takımların konutta yaptıkları arama ve paklık çalışması sırasında ahşap sandık çıktığı bildirilen açıklamada, şu bilgilere yer verildi:”Çamurların içerisinden bir adet ahşap sandık çıktı. Emniyet gruplarına bilgi verildi ve görüntüyle kayıt altına alınarak sandık açıldı. İçinde çoraba sarılı 4 adet ziynet eşya kutusu ve 1 adet saat bulundu. Ziynet eşyaları 2 adet altın alyans, 2 adet çeyrek altın ve 1 çift altın küpeden oluşuyordu. Ereğli itfaiye takımı pahalı eşyaları Afet Uyum Merkezine götürerek tutanakla Polis Arama Kurtarma gruplarına teslim etti.” Açıklamada, takımların arama, kurtarma ve paklık faaliyetlerine devam ettiği, çeyiz sandığı sahibi genç kızın cesedinin ise farklı bir bölgede bulunduğu kaydedildi.
FELAKETİN BOYUTUNU ANLATAN KARELER
İlçede 11 Ağustos’ta meydana gelen sel felaketi, binaların yanı sıra iş yerlerine de büyük ziyan verdi. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum İdaresi Başkanlığı (AFAD), Ulusal Medikal Kurtarma Takımı (UMKE), polis ve jandarma teşkilatına bağlı arama kurtarma grupları ile belediyeler, ilçede sel niçiniyle ziyan nazarann iş yerlerini temizlemeye devam ediyor.
Sel niçiniyle duvarları yıkılan, balçık yığınlarıyla kaplanan iş yerlerinin temizlenmesinin akabinde geriye kalan duvarlardaki izler ve bir köşeye toplanmış çamur ortasındaki gereç ile eserler, felaketin boyutlarını gözler önüne seriyor.
İlçe merkezinde bulunan bir eczanedeki dağılmış ilaç kutuları, beyaz eşya dükkanında kalan tek buzdolabı, avizecide yalnızca tavanda asılı biçimde kalan aydınlatma eserleri ve hırdavatçıdaki köşeye dizilmiş rengarenk boya kovaları dikkati çekiyor.
Sel suyuna karşın ekmek fırınındaki sürüklenmeyen duvara dayandırılmış ve üst üste dizilmiş ahşap hamur dinlendirme kaplarının yanı sıra nalburdaki çamur ortasında kalan çit örgü teli ruloları, hızar ve kesici aletler de görülebiliyor.
Su ve elektrik tesisat materyalleri satan bir esnafın iş yerini temizleme çalışmaları sırasında kolona yazdığı, “Allah tekrar bu biçimde afet yaşatmasın, amin.” tabiri de vatandaşların hislerini ve yaşadıklarını yansıtan değerli bir gösterge oldu.
Bozkurt halkına 1971’den beri hizmet veren fotoğraf stüdyosundan geriye ise yalnızca Kabe fotoğrafı ile ayet-i kerime yazılı çerçevenin kaldı.
Su ve elektrik tesisat gereçleri satan bir esnafın iş yerini temizleme çalışmaları sırasında kolona yazdığı, “Allah tekrar bu biçimde afet yaşatmasın, amin.” tabiri de vatandaşların hislerini ve yaşadıklarını yansıtan değerli bir gösterge oldu.Su ve elektrik tesisat gereçleri satan bir esnafın iş yerini temizleme çalışmaları sırasında kolona yazdığı, “Allah tekrar bu biçimde afet yaşatmasın, amin.” tabiri de vatandaşların hislerini ve yaşadıklarını yansıtan değerli bir gösterge oldu.
ESNAF CANINI SIKINTI KURTARDI
Kastamonu’da selin vurduğu Bozkurt ilçesinde canını sıkıntı kurtaran 24 yıllık mobilyacı Nail Açar’ın iki iş yeri kullanılmaz hale geldi.
Mobilyacı Nail Açar’ın sanayi sitesinde mobilya üretimi, çarşıda ise mobilya satışı yaptığı iki iş yerinde de büyük çapta hasar oluştu.
Sel gelmeden dakikalar evvel aracıyla bir arada yüksek bir yere çıkarak kurtulan Açar, AA muhabirine, 1987 yılından itibaren ilçede mutfak mobilyası üretimi yaptığını söylemiş oldu.
Oğlunun telefonla arayarak “baba sel geliyor kaç” söylemiş olduğini anlatan Açar, “Arabayı aldım, yaklaşık 300 metre üst çıktım. Geri geldiğimde her taraf suyun ortasındaydı. Sel suları otomobilleri kapımın önüne yığmış. Biz can kederine düştük. Yürüyerek endüstriye bakalım dedik. Aşağısı da sular altında kaldı.” dedi.
Sel olduğu anda torununun da yıkılan Kur’an kursu binasında olduğunu söz eden Açar, şunları kaydetti:”Helikopter ve vatandaşlar yardımıyla torunum kurtuldu. Bir can pazarından öbür bir şey yoktu. Beşerler otomobilleriyle selin ortasında gidiyor, ‘kurtarın bizi diyorlar’ lakin elimizden hiç bir şey gelmiyor, bakıyoruz. Devletimiz, insanlarımız burada, yardım etmeye çalışıyor. Bütün dükkanlarımız battı.
“Canımız sağ diye kendi kendimizi teselli ediyoruz. Sözler yetmiyor. Tsunami üzere bir şey oldu, her yer yerle bir oldu. Bozkurt’ta sel yavaşça gelirdi fakat bu biçimde bir şey yok. Tahminen tarihte de yoktur. Esnaflık bitti. İnşallah devletimiz yardımcı olursa devam edeceğiz.”