Çökünce mi kıymeti anlaşılacak?
Mert İnan – Ünlü İtalyan mimar D’Arronco tarafınca 20’nci yüzyılın başında “Art Nouveau” usulde inşa edilen lakin bakımsızlık niçiniyle adeta viraneyi andıran Vlora Han, hala kurtarılmayı bekliyor. Sirkeci’deki eşsiz yapının durumunu üç yıl evvel gündeme getirmemize karşın ortadan geçen müddette bir arpa uzunluğu yol alınmış değil. Altı katlı hanın ikinci katında 6. Noter bulunurken, üst katları noterin arşiv ve evrakların deposu olarak kullanılıyor. Yapının giriş kısmında hizmet veren kokoreççi ise ironik biçimde satış yapmaya devam ediyor.
Büyük Postane Caddesi ve Muhzirbaşı Sokak’ın kesiştiği noktadaki tarihi yapının cephesinde gül motifli kabartmalar dikkat çekiyor. Özel mülkiyete ilişkin binadaki onarımın ne vakit start alacağı konusundaki belirsizlik devam ederken, üç yıl evvel toplumsal medyada bir ortaya gelen 9 bin İstanbullu’nun Vlora Han’ın kurtarılması için başlatmış olduğu kampanyanın da sonuç vermediği ortaya çıktı. Hanın içler acısı durumunu toplumsal medyadan paylaşan ve yurtharicinden bile istekli olarak yardım toplayacaklarını belirten vatandaşların tüm eforu yetersiz kalırken, uzmanlar Vlora Han’ın kesinlikle kurtarılması gerektiğini bir dahalediler.
Onarım Uzmanı ve mimarlık tarihçisi Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, halihazırdaki imgenin keder verdiğine dikkat çekerek, “Vlora Han, Arka Nouveau mimarinin seçkin örneklerinden. Çok özel ve ihtişamlı bir yapı fakat mevcut hali herkesi derinden üzüyor. Her gün binlerce insanın önünden geçtiği yapıtın restore edilerek ihtişamına kavuşturulması gerekir. İstanbul’da bu biçimdesi tarihi özel yapılara gözümüz üzere bakmamız, muhafazamız gerekirken, kokoreç satılan bir yer haline gelmesi tiraji komik bir durumdur” dedi.
‘Çökmek üzere’
Ana cephesindeki cumba ve balkonların çökme riski bulunduğu tarihi yapının içler acısı durumunu yorumlayan İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller de, “Dış cephe kararmış, zift rengine bürünmüş durumda. Binanın hoş süslemeleri tabelalar ve reklam afişleriyle neredeyse örtülmüş durumda. Devlet bu çeşit özel mülkiyette bulunan tarihi değere sahip yapıtların korunması için gerekirse yasal düzenlemeler yapmalı. Vlora Han üzere eşsiz bir eser çökmek üzere. yıllardır farklı mülk sahiplerinin elinde olan bu biçimdesi tarihi bir eser hal bu türlü olunca olmamalıydı. Kokoreççi, noter üzere tabelalarının asılmasına lokal belediye müsaade vermemeli. Vlora Han’ın mevcut manzarası İstanbul’a yakışmıyor. bu biçimdesi yapıları baş tacı etmemiz gerekirken, göz bakılırsa bakılırsa yok olmaya mahkum ediyoruz. Çok üzücü” tabirlerini kullandı.
Onarım meçhul
İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Muhafaza Bölge Konseyi Müdürlüğü yetkilileri ile daha evvel yaptığımız toplantıda Vlora Han için bir onarım projesinin hazırlandığı, kelam konusu onarım projesinin Şura tarafınca onaylandığı bilgisi verilmişti. Tarihi yapının özel mülkiyette olduğu, bu niçinle onarımın ne vakit başlayacağına bina sahibinin karar vereceği belirtilirken, süreçler sırasında gerekli denetlemelerin ilgili 4 No’lu Şura tarafınca gerçekleştirileceği de söz edilmişti.
Mert İnan – Ünlü İtalyan mimar D’Arronco tarafınca 20’nci yüzyılın başında “Art Nouveau” usulde inşa edilen lakin bakımsızlık niçiniyle adeta viraneyi andıran Vlora Han, hala kurtarılmayı bekliyor. Sirkeci’deki eşsiz yapının durumunu üç yıl evvel gündeme getirmemize karşın ortadan geçen müddette bir arpa uzunluğu yol alınmış değil. Altı katlı hanın ikinci katında 6. Noter bulunurken, üst katları noterin arşiv ve evrakların deposu olarak kullanılıyor. Yapının giriş kısmında hizmet veren kokoreççi ise ironik biçimde satış yapmaya devam ediyor.
Büyük Postane Caddesi ve Muhzirbaşı Sokak’ın kesiştiği noktadaki tarihi yapının cephesinde gül motifli kabartmalar dikkat çekiyor. Özel mülkiyete ilişkin binadaki onarımın ne vakit start alacağı konusundaki belirsizlik devam ederken, üç yıl evvel toplumsal medyada bir ortaya gelen 9 bin İstanbullu’nun Vlora Han’ın kurtarılması için başlatmış olduğu kampanyanın da sonuç vermediği ortaya çıktı. Hanın içler acısı durumunu toplumsal medyadan paylaşan ve yurtharicinden bile istekli olarak yardım toplayacaklarını belirten vatandaşların tüm eforu yetersiz kalırken, uzmanlar Vlora Han’ın kesinlikle kurtarılması gerektiğini bir dahalediler.
Onarım Uzmanı ve mimarlık tarihçisi Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, halihazırdaki imgenin keder verdiğine dikkat çekerek, “Vlora Han, Arka Nouveau mimarinin seçkin örneklerinden. Çok özel ve ihtişamlı bir yapı fakat mevcut hali herkesi derinden üzüyor. Her gün binlerce insanın önünden geçtiği yapıtın restore edilerek ihtişamına kavuşturulması gerekir. İstanbul’da bu biçimdesi tarihi özel yapılara gözümüz üzere bakmamız, muhafazamız gerekirken, kokoreç satılan bir yer haline gelmesi tiraji komik bir durumdur” dedi.
‘Çökmek üzere’
Ana cephesindeki cumba ve balkonların çökme riski bulunduğu tarihi yapının içler acısı durumunu yorumlayan İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Kutgün Eyüpgiller de, “Dış cephe kararmış, zift rengine bürünmüş durumda. Binanın hoş süslemeleri tabelalar ve reklam afişleriyle neredeyse örtülmüş durumda. Devlet bu çeşit özel mülkiyette bulunan tarihi değere sahip yapıtların korunması için gerekirse yasal düzenlemeler yapmalı. Vlora Han üzere eşsiz bir eser çökmek üzere. yıllardır farklı mülk sahiplerinin elinde olan bu biçimdesi tarihi bir eser hal bu türlü olunca olmamalıydı. Kokoreççi, noter üzere tabelalarının asılmasına lokal belediye müsaade vermemeli. Vlora Han’ın mevcut manzarası İstanbul’a yakışmıyor. bu biçimdesi yapıları baş tacı etmemiz gerekirken, göz bakılırsa bakılırsa yok olmaya mahkum ediyoruz. Çok üzücü” tabirlerini kullandı.
Onarım meçhul
İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Muhafaza Bölge Konseyi Müdürlüğü yetkilileri ile daha evvel yaptığımız toplantıda Vlora Han için bir onarım projesinin hazırlandığı, kelam konusu onarım projesinin Şura tarafınca onaylandığı bilgisi verilmişti. Tarihi yapının özel mülkiyette olduğu, bu niçinle onarımın ne vakit başlayacağına bina sahibinin karar vereceği belirtilirken, süreçler sırasında gerekli denetlemelerin ilgili 4 No’lu Şura tarafınca gerçekleştirileceği de söz edilmişti.