Büyük kolera enfeksiyonları salgınları tekrar tekrar ortaya çıkıyor. İshal neden bu kadar tehlikelidir ve kendinizi nasıl koruyabilirsiniz?
Kolera, kontamine su veya gıda yoluyla bulaşabilen bağırsakların bakteriyel bir enfeksiyonudur. Kolera artık Avrupa'da pek görülmüyor, ancak savaşlar ve doğal afetler dünya çapında vaka sayısında yeniden bir artışa yol açıyor. Enfeksiyonlar ayrıca Hindistan, Endonezya, Orta Afrika ve Güney ve Orta Amerika gibi riskli bölgelere seyahat ederken izole vakalarda da ortaya çıkabilir. Kolera hastalığını nasıl önleyebilir ve acil durumda nasıl tanıyabilirsiniz?
Kolera nasıl bulaşır?
Kolera, Vibrio cholerae bakterisinden kaynaklanır ve sıklıkla birçok insanın yakın çevrede yaşadığı, sıhhi koşulların bulunmadığı ve temiz içme suyuna erişimin garanti edilmediği yerlerde meydana gelir. Günümüzde bu durum esas olarak altyapının çöktüğü savaş ve afet bölgelerini etkilemektedir.
Başlıca nedenleri içme suyu ve hasta insanların dışkısı veya kusmuklarıyla kirlenmiş yiyeceklerdir. Hastalığın özellikle tehlikeli yanı, koleranın hastalığın büyük salgınlara yol açabilmesidir. Çünkü enfeksiyon başlar başlamaz hasta olan herkes dışkısındaki bakterileri dışarı atar.
Bilgi: Seyahat ederken kolera
Kolera, halk arasında kolera salgınlarının görüldüğü ülkelere seyahat ederken bile yaygın bir seyahat hastalığı değildir. Sebebi: Bu bölgelere seyahat edenler genellikle temiz içme suyuna rahatlıkla ulaşabiliyor.
Belirtileri: Kolera enfeksiyonu kendini nasıl gösterir?
Kolera, hastaların bağırsaklarında zehir üreten Vibrio cholerae bakterisinden kaynaklanır. Bu zehir ince bağırsağın büyük miktarda tuz ve su salgılamasına neden olur. Bu sıvı kaybı genellikle patojenle temastan bir ila üç gün sonra aşağıdaki gibi semptomlarla kendini gösterir:
- ani, sulu ishal
- Kusmak
- nadiren de karın ağrısı
Bilgi: Kolera ile birlikte ateş mi var?
Ateş, kolera enfeksiyonunun belirtisi değildir çünkü patojen bağırsakları terk etmez.
Ancak kolera enfeksiyonu her zaman aynı şiddette olmaz. Kolera'nın hafif formunu, hafif mide bulantısı ve aralıklı ishalin eşlik ettiği normal seyahat ishalinden ayırmak genellikle zordur. Ancak hastalık daha şiddetli ise pirinç suyu ishali denilen şiddetli ve sulu ishal meydana gelir. Dışkı daha sonra renksiz ve bulanık görünür ve pirinç suyuna benzer mukus parçacıkları içerir. Ancak kolera enfeksiyonu genellikle herhangi bir belirgin semptom olmadan ortaya çıkar.
Kolera: Kimler özellikle risk altındadır?
Sağlıklı insanlarda kolera bakterileri genellikle mide asidi tarafından öldürülür – tek seferde çok sayıda bakteri yutulmadığı sürece. Bununla birlikte, mide asidi eksikliği, daha az bakterinin bile enfeksiyon salgınına yol açabileceği anlamına gelebilir. Bu nedenle az miktarda mide asidi üreten kişiler özellikle risk altındadır. Bunlar örneğin şunları içerir:
- Yeni yürümeye başlayan çocuklar
- daha yaşlı insanlar
- Proton pompası inhibitörleri gibi mide asidini azaltmak için ilaç alan kişiler
Kolera enfeksiyonunu tedavi ederken odak noktası sıvı ve elektrolit kaybını telafi etmektir. Mümkün olduğu kadar çabuk tedavi almanız çok önemlidir.
Bu nedenle kolera enfeksiyonunun belirtileri ortaya çıktığı anda maden suyu, şekerli çay ve çubuk kraker tüketmelisiniz. Ancak eczaneden alacağınız özel bir elektrolit karışımı daha da iyidir. Bununla birlikte, koleradan şüpheleniliyorsa, bazı durumlarda infüzyon ve antibiyotiklerin gerekli olması nedeniyle tıbbi tedavi şarttır. Çok ağır vakalarda özel bir kolera tedavi merkezine yatırılmanız gerekecektir.
Teşhis doğrulandıktan sonra hastalığın daha fazla yayılmaması için yaklaşık iki ila üç hafta kendinizi izole etmelisiniz. Bu, hasta kişilerin dışkılarındaki bakterileri bu kadar sürede dışarı attıkları anlamına gelir.
Kolerayı önlemek: Kendinizi nasıl koruyabilirsiniz?
Kolera kirli su veya gıda yoluyla bulaştığı için belirli hijyen kurallarına uyarak enfeksiyonu önleyebilirsiniz:
- Riskli bölgelerde nehirlerde, lagünlerde veya halka açık yüzme havuzlarında yüzmekten kaçının.
- Yiyecekleri yemeden önce soyun, pişirin veya kızartın.
- Süt veya dondurma gibi çiğ ürünlerin yanı sıra buz küpleri ve salatalardan da kaçının.
- Yemekten önce ve sonra ellerinizi iyice yıkayın.
- Yalnızca kaynamış musluk suyu için (ayrıca dişlerinizi fırçalamak için yalnızca kaynamış su kullanın).