Gebelerde delta varyantı etkisi! Bir yıldaki mevt sayısına bir ayda ulaşıldı!
Prof. Dr. Hasret Moraloğlu Tekin, yaptığı açıklamada, Kovid-19 mutasyonlarının olay sayılarında artışı birlikteinde getirdiğini, bunun gebelere de yansıdığını söylemiş oldu.
Delta varyantıyla birlikte bilhassa son 3 ay içerisinde hastane ve ağır bakıma yatışlarda artış görüldüğüne işaret eden Tekin, Kovid-19’un geçen seneye nazaran hamilelerde bu yıl daha ağır bir tablo çizdiğini, vefat riskinde 4-5 kat artış yaşandığını belirtti.
Ankara Kent Hastanesi’nde salgının birinci günlerinden itibaren gebe Kovid-19 hadiselerinin tedavisinin de gerçekleştirildiğini belirten Tekin, “Hastanemizde geçen yılla kıyasladığımızda bir yıldaki hamile mevt sayısına bu sene Delta varyantı niçiniyle neredeyse bir ayda ulaşıldı. Kovid-19 hamilelerde nitekim ağır seyrediyor.” diye konuştu.
Aşılanmanın bu niçinle büyük kıymet taşıdığını vurgulayan Tekin, “mRNA ve inaktif Kovid-19 aşıları, muhakkak canlı aşılar değil. Bebekte doğumdan daha sonra bir yan tesir oluşturmuyor, bilakis antikor oluşmasını sağlıyor. Lütfen gebelerimiz aşıya makul baksınlar, kendilerini korusunlar. Meskendeki yaşlılarını ve çocuklarını da düşünerek gebelik süreci ve emzirme periyodunda kesinlikle aşılansınlar.” davetinde bulundu.
Prof. Dr. Tekin, ağır bakımdaki gebelerin durumuna ait şu ayrıntıları paylaştı:
“Salgının birinci periyotlarında ağır bakıma giden hamilelerimizin servise dönüşleri daha fazlaydı. Ne yazık ki son üç ayda ağır bakıma yolladığımız hamilelerden durumu düzelip servise aldığımız hamile sayısı daha az olmaya başladı. Bunda Delta varyantının gebelikte ağır seyretmesi, bir fazlaca gebelik komplikasyonunu artırması tesirli. Bilhassa obezitesi, tansiyonu, kalp, şeker hastalığı olan gebelerimizde tablonun fazlaca daha ağır bir seyir izlediğini görüyoruz.”
Aşılama sürecinin başında hastanedeki gebe Kovid-19 hastalarıyla yapılan çalışmada aşı olmak isteyenlerin oranının yüzde 35’lerde çıktığını, bunun en büyük niçinleri içinde “Bebeğimde yan tesir olur mu?” tasası ile aşılarla ilgili yanlış bilgilerden kaynaklı kanıların bulunduğunu anlatan Tekin, gebelerde Kovid-19 aşılarının inançlı olduğuna ait binlerce bireyle yapılan memleketler arası çalışmalara dikkati çekti.
Tekin, aşı yaptıran gebelerde ağır bakıma yatışların daha az ve hastalığın daha yavaşça seyrettiğine işaret ederek Kovid-19 aşılarının hamileliğin her devrinde itimatla kullanılabileceğine ait dataların ABD Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezince yayımlandığını lisana getirdi.
‘ŞU ANDA KOVİD-19 SERVİSİMİZDE YATAN HAMİLELERİN HİÇBİRİ AŞILI DEĞİL’
Bayan Doğum Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tekin, “Aşıyı gebelikte de mutlaka öneriyoruz. Şu anda Kovid-19 servisimizde 25 gebemiz yatıyor ve ne yazık ki hiç biri aşılı değil.” sözünü kullandı.
Gebe Kovid-19 olaylarında en sık görülen komplikasyonlara ait bilgi veren Tekin şunları kaydetti:
“Özellikle gebelik esnasında en sık gördüğümüz komplikasyonlar, erken doğum. Bebeğin durumunun bozulmasına bağlı olarak mecbur kalıp sezaryene alıyoruz. Düşük ve komorbidite (ek hastalık) riski artıyor. Bilhassa ağır bakıma gidişte 4-5 kat artış görüyoruz. Gebelerimiz teneffüs badiresini daha fazla yaşıyor, akciğer sorunlarının daha fazla olduğunu gözlemliyoruz. 100 bin hamile verisiyle yeni yayımlanan bir çalışmaya göre, gebelerde Kovid-19 sebebiyle vefat riski 22 kat fazla.”
‘BUGÜNE KADAR 2 BİN 500 KOVİD-19 HAMİLE TAKİP ETTİK’
Prof. Dr. Tekin, anne karnındaki bebeğe Kovid-19 bulaşma ihtimali bulunmadığının altını çizerek doğumdan daha sonraki bulaşı ihtimaline karşı da doğumhanede özel tedbirler alındığını lisana getirdi.
Son yapılan çalışmalarda sezaryen doğumlarda bebeğe Kovid-19 bulaşının olağan doğuma nazaran daha fazla olduğunun tespit edildiğini aktaran Tekin, “Biz de bu manada olağan doğuma yük vermeye çalışıyoruz. Bugüne kadar 2 bin 500 Kovid-19 hamile takip ettik, 800 civarında doğum yapıldı. Bu bireylerin yaklaşık yüzde 40-yüzde 50’sini olağan doğumla sonuçlandırmaya çalıştık.” biçiminde konuştu.
Tekin, gebelerin aşılanmanın yanı sıra kalabalık ortamlardan uzak durmasının, maske, uzaklık ve hijyen önlemlerine uymasının büyük kıymet taşıdığını vurguladı.
VAN’DAN GELEN ANNE: ‘BİLSEYDİM 10 KEZ AŞI OLURDUM’
Hastanede gebe Kovid-19 olayları için ayrılan “Kovid-19 hamile servisinde” tedavi goren 29 yaşındaki Fatma Aybar, hastaneye Van’ın Başkale ilçesinden sevkle geldiğini, 32 haftalık gebe olduğunu anlattı.
Bebeğinin cinsiyetinin kız olduğunu lisana getiren Aybar, “Üç çocuğum var. Aşımı olmamıştım. Hamilelere aşı yapıldığını bilmiyordum, bilseydim bir değil 10 kez bile olurdum. Ne kendimi ne de bebeğimi sıkıntı duruma düşürmeyi asla istemezdim.” dedi.
Bir haftadan fazladır Kovid-19 tedavisi gördüğünü ve kendisine fazlaca düzgün bakıldığını vurgulayan Aybar, “Kovid-19 bende önemli nefes darlığıyla başladı. Sesim değişti, öksürük başladı. Beden ve baş ağrılarım, ateşim oldu. Çok şükür son testim negatif çıktı, atlattım.” diyerek “Annelere kesinlikle aşı olmalarını tavsiye ediyorum. Benim üzere bebeklerini de kendilerini de güç duruma düşürmesinler.” davetinde bulundu.
Şu an Van’da olan evlatlarına hasretini anlatırken gözyaşlarını tutamayan Aybar, “Çocuklarımla hayli kısa müddet konuşabiliyorum. Ara var, ağlıyorlar, kıyamıyorum, doyamıyorum onlara. Çok özledim.” diye konuştu.
Prof. Dr. Hasret Moraloğlu Tekin, yaptığı açıklamada, Kovid-19 mutasyonlarının olay sayılarında artışı birlikteinde getirdiğini, bunun gebelere de yansıdığını söylemiş oldu.
Delta varyantıyla birlikte bilhassa son 3 ay içerisinde hastane ve ağır bakıma yatışlarda artış görüldüğüne işaret eden Tekin, Kovid-19’un geçen seneye nazaran hamilelerde bu yıl daha ağır bir tablo çizdiğini, vefat riskinde 4-5 kat artış yaşandığını belirtti.
Ankara Kent Hastanesi’nde salgının birinci günlerinden itibaren gebe Kovid-19 hadiselerinin tedavisinin de gerçekleştirildiğini belirten Tekin, “Hastanemizde geçen yılla kıyasladığımızda bir yıldaki hamile mevt sayısına bu sene Delta varyantı niçiniyle neredeyse bir ayda ulaşıldı. Kovid-19 hamilelerde nitekim ağır seyrediyor.” diye konuştu.
Aşılanmanın bu niçinle büyük kıymet taşıdığını vurgulayan Tekin, “mRNA ve inaktif Kovid-19 aşıları, muhakkak canlı aşılar değil. Bebekte doğumdan daha sonra bir yan tesir oluşturmuyor, bilakis antikor oluşmasını sağlıyor. Lütfen gebelerimiz aşıya makul baksınlar, kendilerini korusunlar. Meskendeki yaşlılarını ve çocuklarını da düşünerek gebelik süreci ve emzirme periyodunda kesinlikle aşılansınlar.” davetinde bulundu.
Prof. Dr. Tekin, ağır bakımdaki gebelerin durumuna ait şu ayrıntıları paylaştı:
“Salgının birinci periyotlarında ağır bakıma giden hamilelerimizin servise dönüşleri daha fazlaydı. Ne yazık ki son üç ayda ağır bakıma yolladığımız hamilelerden durumu düzelip servise aldığımız hamile sayısı daha az olmaya başladı. Bunda Delta varyantının gebelikte ağır seyretmesi, bir fazlaca gebelik komplikasyonunu artırması tesirli. Bilhassa obezitesi, tansiyonu, kalp, şeker hastalığı olan gebelerimizde tablonun fazlaca daha ağır bir seyir izlediğini görüyoruz.”
Aşılama sürecinin başında hastanedeki gebe Kovid-19 hastalarıyla yapılan çalışmada aşı olmak isteyenlerin oranının yüzde 35’lerde çıktığını, bunun en büyük niçinleri içinde “Bebeğimde yan tesir olur mu?” tasası ile aşılarla ilgili yanlış bilgilerden kaynaklı kanıların bulunduğunu anlatan Tekin, gebelerde Kovid-19 aşılarının inançlı olduğuna ait binlerce bireyle yapılan memleketler arası çalışmalara dikkati çekti.
Tekin, aşı yaptıran gebelerde ağır bakıma yatışların daha az ve hastalığın daha yavaşça seyrettiğine işaret ederek Kovid-19 aşılarının hamileliğin her devrinde itimatla kullanılabileceğine ait dataların ABD Hastalık Denetim ve Tedbire Merkezince yayımlandığını lisana getirdi.
‘ŞU ANDA KOVİD-19 SERVİSİMİZDE YATAN HAMİLELERİN HİÇBİRİ AŞILI DEĞİL’
Bayan Doğum Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tekin, “Aşıyı gebelikte de mutlaka öneriyoruz. Şu anda Kovid-19 servisimizde 25 gebemiz yatıyor ve ne yazık ki hiç biri aşılı değil.” sözünü kullandı.
Gebe Kovid-19 olaylarında en sık görülen komplikasyonlara ait bilgi veren Tekin şunları kaydetti:
“Özellikle gebelik esnasında en sık gördüğümüz komplikasyonlar, erken doğum. Bebeğin durumunun bozulmasına bağlı olarak mecbur kalıp sezaryene alıyoruz. Düşük ve komorbidite (ek hastalık) riski artıyor. Bilhassa ağır bakıma gidişte 4-5 kat artış görüyoruz. Gebelerimiz teneffüs badiresini daha fazla yaşıyor, akciğer sorunlarının daha fazla olduğunu gözlemliyoruz. 100 bin hamile verisiyle yeni yayımlanan bir çalışmaya göre, gebelerde Kovid-19 sebebiyle vefat riski 22 kat fazla.”
‘BUGÜNE KADAR 2 BİN 500 KOVİD-19 HAMİLE TAKİP ETTİK’
Prof. Dr. Tekin, anne karnındaki bebeğe Kovid-19 bulaşma ihtimali bulunmadığının altını çizerek doğumdan daha sonraki bulaşı ihtimaline karşı da doğumhanede özel tedbirler alındığını lisana getirdi.
Son yapılan çalışmalarda sezaryen doğumlarda bebeğe Kovid-19 bulaşının olağan doğuma nazaran daha fazla olduğunun tespit edildiğini aktaran Tekin, “Biz de bu manada olağan doğuma yük vermeye çalışıyoruz. Bugüne kadar 2 bin 500 Kovid-19 hamile takip ettik, 800 civarında doğum yapıldı. Bu bireylerin yaklaşık yüzde 40-yüzde 50’sini olağan doğumla sonuçlandırmaya çalıştık.” biçiminde konuştu.
Tekin, gebelerin aşılanmanın yanı sıra kalabalık ortamlardan uzak durmasının, maske, uzaklık ve hijyen önlemlerine uymasının büyük kıymet taşıdığını vurguladı.
VAN’DAN GELEN ANNE: ‘BİLSEYDİM 10 KEZ AŞI OLURDUM’
Hastanede gebe Kovid-19 olayları için ayrılan “Kovid-19 hamile servisinde” tedavi goren 29 yaşındaki Fatma Aybar, hastaneye Van’ın Başkale ilçesinden sevkle geldiğini, 32 haftalık gebe olduğunu anlattı.
Bebeğinin cinsiyetinin kız olduğunu lisana getiren Aybar, “Üç çocuğum var. Aşımı olmamıştım. Hamilelere aşı yapıldığını bilmiyordum, bilseydim bir değil 10 kez bile olurdum. Ne kendimi ne de bebeğimi sıkıntı duruma düşürmeyi asla istemezdim.” dedi.
Bir haftadan fazladır Kovid-19 tedavisi gördüğünü ve kendisine fazlaca düzgün bakıldığını vurgulayan Aybar, “Kovid-19 bende önemli nefes darlığıyla başladı. Sesim değişti, öksürük başladı. Beden ve baş ağrılarım, ateşim oldu. Çok şükür son testim negatif çıktı, atlattım.” diyerek “Annelere kesinlikle aşı olmalarını tavsiye ediyorum. Benim üzere bebeklerini de kendilerini de güç duruma düşürmesinler.” davetinde bulundu.
Şu an Van’da olan evlatlarına hasretini anlatırken gözyaşlarını tutamayan Aybar, “Çocuklarımla hayli kısa müddet konuşabiliyorum. Ara var, ağlıyorlar, kıyamıyorum, doyamıyorum onlara. Çok özledim.” diye konuştu.