Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) İdare Heyeti Lideri Selçuk Gülsün, “Elektrik fiyatlarının kısa bir süre zarfında ikiye katlanmış olması bilhassa kontratlı çalışan sanayicilerimizi fazlaca sıkıntı durumda bıraktı. Geçiş sürecinde sanayi üretiminde aksamalar yaşanabileceğini öngörüyoruz. Ayrıyeten girdi maliyetlerinde yaşanan bu artışın kesin tüketicinin fiyatlarına da yansıyacağı ve enflasyona sebep olacağı aşikâr. Çünkü endüstricinin bu maliyet artışını taşıyacak gücü kalmamış durumda” dedi.
“ÜFE yüzde 80’e varmış durumda”
Girdi maliyeti kaynaklı enflasyonu en yakından endüstricinin hissettiğinin altını çizen Gülsün, “ 2020 yılının son çeyreğinde tüm dünyada artmaya başlayan ve o devirden beri yüksek seyreden emtia fiyatlarının yanı sıra Türk Lirası’nda yaşanan süratli bedel kaybı sonucunda üretici fiyat endeksinin yani üretim üstündeki enflasyon baskısının %80’e vardığını görüyoruz. Uzunca bir müddetdir ÜFE ile TÜFE içindeki makas süratle üretici aleyhine açılıyor. Geldiğimiz noktada ortadaki makas %44’ü bulmuş durumda. Endüstricinin bu enflasyon yükünü daha uzun mühlet taşıyacak bir gücü kalmadı. Kar marjları süratle eriyor. Özetlemek gerekirse talep taraflı değil arz taraflı bir enflasyon sarmalının içerisindeyiz. Sanayi bu kadar sıkışmışken bir de güç maliyetlerinin bir anda ikiye katlanmış olması durumu ortasından çıkılmaz hale getiriyor. Bir an evvel girdi maliyetlerinin denetim altına alınması sanayicimizin de önünü gorebilmesini sağlayacaktır” dedi.
“Sanayiciler alternatif kaynaklara yöneliyor”
Artan güç maliyetleri sebebiyle sanayicilerin alternatif kaynaklara yönelmeye başladığını belirten Gülsün, “2021 yılı bilhassa iç piyasa ağır çalışan endüstriciler açısından pek güç geçti. Son periyotta gelen elektrik artırımları ise azalan kar marjlarının neredeyse büsbütün yitirilmesine sebep oldu. Maliyetleri denetim altına almak isteyen sanayicilerin gelecek periyotta güneş gücü yatırımlarına sürat vereceğini öngörüyoruz. Çünkü sanayicilerin net olarak ayırdına vardığı husus bu fırtınalı periyodun sonunda ayakta kalacak işletmelerin maliyetlerini denetim altına almayı başaran şirketler olacağı. Lakin artan döviz kurları sebebiyle büyük oranda ithal girdiye bağlı olan bu yatırımlarda da soru işaretleri kelam konusu” dedi.
“Kur oynaklığı denetim altına alınmalı”
Kurun gün içerisinde dahi sert hareketlilik göstermekte olması sebebiyle iş yapmanın son derece zorlaştığını lisana getiren Selçuk Gülsün, “Üretim yapmak için muhtaçlık duyduğumuz ithalat kalemleri olan orta girdi ve yatırım malı ithalatı, ülkemiz ithalatının kıymetli bir kısmını oluşturuyor hatta 2021 özelinde bakıldığında ithalatımızın %90,5’ini bu eser kümelerinin oluşturduğunu görüyoruz. Hal bu biçimde olunca kurda yaşanan oynamalar endüstricinin fiyatlandırma yapmasını zorlaştırdığı üzere tüketici enflasyonunu da tetikleyen kıymetli bir etken oluyor. Bu sebeple kurları denetim altına alacak uygulamaların bir an evvel hayata geçirilmesi ve ihracat bedelinin %25’inin Türk Lirasına çevrilmesi üzere ihracatçıyı huzursuz edecek uygulamalardan vazgeçilmesi büyük ehemmiyet arz ediyor” dedi.
“ÜFE yüzde 80’e varmış durumda”
Girdi maliyeti kaynaklı enflasyonu en yakından endüstricinin hissettiğinin altını çizen Gülsün, “ 2020 yılının son çeyreğinde tüm dünyada artmaya başlayan ve o devirden beri yüksek seyreden emtia fiyatlarının yanı sıra Türk Lirası’nda yaşanan süratli bedel kaybı sonucunda üretici fiyat endeksinin yani üretim üstündeki enflasyon baskısının %80’e vardığını görüyoruz. Uzunca bir müddetdir ÜFE ile TÜFE içindeki makas süratle üretici aleyhine açılıyor. Geldiğimiz noktada ortadaki makas %44’ü bulmuş durumda. Endüstricinin bu enflasyon yükünü daha uzun mühlet taşıyacak bir gücü kalmadı. Kar marjları süratle eriyor. Özetlemek gerekirse talep taraflı değil arz taraflı bir enflasyon sarmalının içerisindeyiz. Sanayi bu kadar sıkışmışken bir de güç maliyetlerinin bir anda ikiye katlanmış olması durumu ortasından çıkılmaz hale getiriyor. Bir an evvel girdi maliyetlerinin denetim altına alınması sanayicimizin de önünü gorebilmesini sağlayacaktır” dedi.
“Sanayiciler alternatif kaynaklara yöneliyor”
Artan güç maliyetleri sebebiyle sanayicilerin alternatif kaynaklara yönelmeye başladığını belirten Gülsün, “2021 yılı bilhassa iç piyasa ağır çalışan endüstriciler açısından pek güç geçti. Son periyotta gelen elektrik artırımları ise azalan kar marjlarının neredeyse büsbütün yitirilmesine sebep oldu. Maliyetleri denetim altına almak isteyen sanayicilerin gelecek periyotta güneş gücü yatırımlarına sürat vereceğini öngörüyoruz. Çünkü sanayicilerin net olarak ayırdına vardığı husus bu fırtınalı periyodun sonunda ayakta kalacak işletmelerin maliyetlerini denetim altına almayı başaran şirketler olacağı. Lakin artan döviz kurları sebebiyle büyük oranda ithal girdiye bağlı olan bu yatırımlarda da soru işaretleri kelam konusu” dedi.
“Kur oynaklığı denetim altına alınmalı”
Kurun gün içerisinde dahi sert hareketlilik göstermekte olması sebebiyle iş yapmanın son derece zorlaştığını lisana getiren Selçuk Gülsün, “Üretim yapmak için muhtaçlık duyduğumuz ithalat kalemleri olan orta girdi ve yatırım malı ithalatı, ülkemiz ithalatının kıymetli bir kısmını oluşturuyor hatta 2021 özelinde bakıldığında ithalatımızın %90,5’ini bu eser kümelerinin oluşturduğunu görüyoruz. Hal bu biçimde olunca kurda yaşanan oynamalar endüstricinin fiyatlandırma yapmasını zorlaştırdığı üzere tüketici enflasyonunu da tetikleyen kıymetli bir etken oluyor. Bu sebeple kurları denetim altına alacak uygulamaların bir an evvel hayata geçirilmesi ve ihracat bedelinin %25’inin Türk Lirasına çevrilmesi üzere ihracatçıyı huzursuz edecek uygulamalardan vazgeçilmesi büyük ehemmiyet arz ediyor” dedi.