Ümitcan Uygun ve ağabeyi hakkında flaş karar!
Ankara Mamak’taki meskeninde Esra Hankulu’nun kuşkulu vefatının akabinde sürdürülen soruşturmada gözaltına alınan Ümitcan Uygun, Dilan C. ve Furkan G., iki günlük sorgularının akabinde dün adliyeye sevk edildi.
Uygun, Emniyet’teki sözünde, 2 Ağustos’ta saat 21.30 sıralarında Esra Hankulu’nun “Furkan ve Dilan var, oturuyoruz geliyor musun” diyerek bildiri attığını kendisinin de “Biraz işlerim var haberleşiriz” cevabını verdiğini belirterek özetle şu savlarda bulundu:
“Esra bana ‘Üzerime gelme esasen ilaçlıyım’ dedi. Ben de ‘Furkan sana ilaç mı veriyor’ dedim. Doğum günümde cezaevinde olduğumdan pasta yaptırmış, ben de yanlarına gittim. Salonda otururken Esra kendini kasmaya başladı.
‘BU KIZ NEFES ALMIYOR’
Latife yapıyor diye müdahale etmedik. 03.00 sıralarında yatak odasına geçtik. Esra titremeye başladı. Furkan ve Dilan’a seslendim. Banyoya götürdük. Soğuk suyla yıkadık. Boğazına parmağımı soktum, kusturamadım.
Yarı baygın kendine geldi. Tuzlu ayran içirdik, kusmaya başladı. Yatak odasına geçtik. Titremesi devam ediyordu. 10-15 dakika daha sonra uyudu. Saat 10.15’de avukatım ‘Adliyede bekliyorum ifaden var’ diye aradı. Ben çıkarken, uyanıktı.
Saat 14.30 sıralarında Furkan ‘Bu kız nefes almıyor, morarmış’ diye aradı. ‘Kalbi atıyor mu diye bak’ dedim. Furkan da ‘Yok abi atmıyor’ dedi. Saat 18.30’da babam ve abim Erol’la, abimin konutuna gidip güvercin uçurduk daha sonra konutuma gittim. Polisler gelip beni aldı.
‘ÜMİTCAN ‘BENİ KARIŞTIRMAYIN’ DEDİ’
Dilan C. ise “birlikte alkol aldığımız sırada Esra kötüleşti. ‘Ne oldu?’ diye sorduğumuzda Ümitcan bize ‘Ne olduğunu sorup durmayın’ dedi. bir arada banyoya geçtik, Esra’yı suya tuttuk, kendine geldi. Öğlene yanlışsız odasına gittim.
Esra’ya seslendim lakin uyanmadı. Furkan’a söylemiş oldum, sıhhat takımlarını aradık. Aradığımızda Ümitcan ‘Bir külfet olursa beni söylemeyin’ dedi” diye söz verdi. Furkan G. de sözünde Uygun’un “Ambulansı arayın beni karıştırmayın” söylemiş olduğini anlattı.
Uygun ‘kasten öldürme’ kabahatinden tutuklanırken, Furkan G. ile Dilan C. isimli denetimle özgür kaldı. Toplumsal medyada devleti aşağılayan paylaşımlar yapan Ümitcan Uygun’un ağabeyi Erol Uygun da dün gece gözaltına alındı.
ESRA’NIN KISSASI YÜREK BURKTU
Öte yandan günlerdir Türkiye’nin konuştuğu Esra Hankulu baba ocağı Çankırı’nın Alıca Köyü’nde defnedildi. Esra’nın babasını 1 yaşında kaybettiği de ortaya çıktı.
Ankara Gölbaşı Belediyesi’nde çalışan baba Ahmet Hankulu’nun (25) Şubat 1997’de Moğan Gölü’ne düştüğü, cansız vücuduna 3 ay daha sonra ulaşılabildiği öğrenildi. Babasıyla tıpkı yaşta hayatını kaybeden Esra, baba hasretiyle büyüdü.
Çünkü vefatından bir gün evvel babasının mezarına gitmek için arkadaşları Fırat G. ile Dilan C.’yi konutuna çağırmıştı. Toplumsal medyada ise babasının fotoğrafını paylaşarak onu epeyce sevdiğini ve özlediğini lisana getirmişti. O gece meskende Ümitcan Uygun da vardı.
Baba ocağında son seyahate uğurlanan genç kızın cenazesi baba Ahmet Hankulu’nun başucuna gömülürken ve mezarın başına ise gelin duvağı asıldı. Esra Hankulu, 5 yıl evvel Çankırı’da severek nişanlandığı, evlilik hazırlığı yaptığı sevdiğini de trafik kazasında kaybetti.
Esra’nın amcası ve yengesi yürek yakan ayrıntılar anlattı. Sabah gazetesinin haberine nazaran, amca Kazım Hankulu, “Kardeşim öldüğünde 25 yaşındaydı. Esra 1 yaşında çocuktu. O periyot hayli acılar çektik. İçimiz yandı. Artık de yeğenimi kaybettim. Birebir acıyı tekrar yaşadık. Ölürsem babamın yanına gömün kaygısı.
Daima bir baba hasreti yaşadı.” diye konuştu. Amcası, “Olayın takipçisi olacağım. Sonuna kadar çabamız devam edecek” dedi. Yenge Turçihan Hankulu ise, “Tertemiz bir kızdı. Çok akıllıydı. Baba hasreti ile yanar tutuşurdu. Ne olduysa 2-3 yıl ortasında etrafı ve tanıştığı bireyler yüzünden oldu. Annesinden başka yaşıyordu.” bilgisini verdi.
Ankara Mamak’taki meskeninde Esra Hankulu’nun kuşkulu vefatının akabinde sürdürülen soruşturmada gözaltına alınan Ümitcan Uygun, Dilan C. ve Furkan G., iki günlük sorgularının akabinde dün adliyeye sevk edildi.
Uygun, Emniyet’teki sözünde, 2 Ağustos’ta saat 21.30 sıralarında Esra Hankulu’nun “Furkan ve Dilan var, oturuyoruz geliyor musun” diyerek bildiri attığını kendisinin de “Biraz işlerim var haberleşiriz” cevabını verdiğini belirterek özetle şu savlarda bulundu:
“Esra bana ‘Üzerime gelme esasen ilaçlıyım’ dedi. Ben de ‘Furkan sana ilaç mı veriyor’ dedim. Doğum günümde cezaevinde olduğumdan pasta yaptırmış, ben de yanlarına gittim. Salonda otururken Esra kendini kasmaya başladı.
‘BU KIZ NEFES ALMIYOR’
Latife yapıyor diye müdahale etmedik. 03.00 sıralarında yatak odasına geçtik. Esra titremeye başladı. Furkan ve Dilan’a seslendim. Banyoya götürdük. Soğuk suyla yıkadık. Boğazına parmağımı soktum, kusturamadım.
Yarı baygın kendine geldi. Tuzlu ayran içirdik, kusmaya başladı. Yatak odasına geçtik. Titremesi devam ediyordu. 10-15 dakika daha sonra uyudu. Saat 10.15’de avukatım ‘Adliyede bekliyorum ifaden var’ diye aradı. Ben çıkarken, uyanıktı.
Saat 14.30 sıralarında Furkan ‘Bu kız nefes almıyor, morarmış’ diye aradı. ‘Kalbi atıyor mu diye bak’ dedim. Furkan da ‘Yok abi atmıyor’ dedi. Saat 18.30’da babam ve abim Erol’la, abimin konutuna gidip güvercin uçurduk daha sonra konutuma gittim. Polisler gelip beni aldı.
‘ÜMİTCAN ‘BENİ KARIŞTIRMAYIN’ DEDİ’
Dilan C. ise “birlikte alkol aldığımız sırada Esra kötüleşti. ‘Ne oldu?’ diye sorduğumuzda Ümitcan bize ‘Ne olduğunu sorup durmayın’ dedi. bir arada banyoya geçtik, Esra’yı suya tuttuk, kendine geldi. Öğlene yanlışsız odasına gittim.
Esra’ya seslendim lakin uyanmadı. Furkan’a söylemiş oldum, sıhhat takımlarını aradık. Aradığımızda Ümitcan ‘Bir külfet olursa beni söylemeyin’ dedi” diye söz verdi. Furkan G. de sözünde Uygun’un “Ambulansı arayın beni karıştırmayın” söylemiş olduğini anlattı.
Uygun ‘kasten öldürme’ kabahatinden tutuklanırken, Furkan G. ile Dilan C. isimli denetimle özgür kaldı. Toplumsal medyada devleti aşağılayan paylaşımlar yapan Ümitcan Uygun’un ağabeyi Erol Uygun da dün gece gözaltına alındı.
ESRA’NIN KISSASI YÜREK BURKTU
Öte yandan günlerdir Türkiye’nin konuştuğu Esra Hankulu baba ocağı Çankırı’nın Alıca Köyü’nde defnedildi. Esra’nın babasını 1 yaşında kaybettiği de ortaya çıktı.
Ankara Gölbaşı Belediyesi’nde çalışan baba Ahmet Hankulu’nun (25) Şubat 1997’de Moğan Gölü’ne düştüğü, cansız vücuduna 3 ay daha sonra ulaşılabildiği öğrenildi. Babasıyla tıpkı yaşta hayatını kaybeden Esra, baba hasretiyle büyüdü.
Çünkü vefatından bir gün evvel babasının mezarına gitmek için arkadaşları Fırat G. ile Dilan C.’yi konutuna çağırmıştı. Toplumsal medyada ise babasının fotoğrafını paylaşarak onu epeyce sevdiğini ve özlediğini lisana getirmişti. O gece meskende Ümitcan Uygun da vardı.
Baba ocağında son seyahate uğurlanan genç kızın cenazesi baba Ahmet Hankulu’nun başucuna gömülürken ve mezarın başına ise gelin duvağı asıldı. Esra Hankulu, 5 yıl evvel Çankırı’da severek nişanlandığı, evlilik hazırlığı yaptığı sevdiğini de trafik kazasında kaybetti.
Esra’nın amcası ve yengesi yürek yakan ayrıntılar anlattı. Sabah gazetesinin haberine nazaran, amca Kazım Hankulu, “Kardeşim öldüğünde 25 yaşındaydı. Esra 1 yaşında çocuktu. O periyot hayli acılar çektik. İçimiz yandı. Artık de yeğenimi kaybettim. Birebir acıyı tekrar yaşadık. Ölürsem babamın yanına gömün kaygısı.
Daima bir baba hasreti yaşadı.” diye konuştu. Amcası, “Olayın takipçisi olacağım. Sonuna kadar çabamız devam edecek” dedi. Yenge Turçihan Hankulu ise, “Tertemiz bir kızdı. Çok akıllıydı. Baba hasreti ile yanar tutuşurdu. Ne olduysa 2-3 yıl ortasında etrafı ve tanıştığı bireyler yüzünden oldu. Annesinden başka yaşıyordu.” bilgisini verdi.