‘Klaus meslek ömrünü Anadolu’ya adamıştı’
GÖKHAN KARAKAŞ İstanbul – Memleketler arası İstanbul Nartugan Sinema Şenliği internet üzerinden başvuran 3 bin 125 sinema ile gerçekleşti. UNESCO Türkiye Ulusal Komitesi’nin desteklediği şenlik, Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ ve Göbeklitepe’yi insanlık tarihine armağan eden Alman arkeolog Prof. Dr. Klaus Schmidt’in isimlerini buluşturdu. Muazzez İlmiye Çığ Kadim Kültürlere Katkı Sağlayan Eser mükafatını 7 yıl evvel kaybettiğimiz Prof. Dr. Klaus Schmidt ismine alan Arkeolog Çiğdem Köksal Schmidt hislerini Milliyet’e anlattı. Şanlıurfa’da yaşayan Çiğdem Schmidt, “Klaus hayatını Anadolu’nun neolitik devrini aydınlatmaya adamıştı. Göbeklitepe’yi en uygun biçimde geleceğe taşımamız en büyük sorumluluğumuz” dedi.
33 ödül dağıtıldı
Mahallî halkların kendi sıkıntılarını, lisanlarını ve hayat şekillerini sinema yoluyla anlatmalarını amaçlayan Milletlerarası İstanbul Nartugan Sinema Festivali’nin ödül merasimi Kadıköy Kozyatağı Kültür Merkezi Gönül-Gazanfer Özcan Sahnesi’nde gerçekleşti. Birinci kere düzenlenen İstanbul Memleketler arası Nartugan Sinema Festivali’ne 122 ülkeden internet yoluyla 3 bin 125 sinema başvurdu. F estivalde 33 ödül verildi. En Güzel Yerli Kısa Belgesel Sinema Direktörü Öbür Vatanımız Yok ile Bayram Küçük, En Güzel Yerli Belgesel Sinema Direktörü 4 Kapı 40 Makam ile Tolga Ekinci, En Güzel Yerli Kısa Sinema Direktörü Rebus ile Engin Örsel, En Uygun Yerli Sinema Direktörü Aydın Aslan oldu.
‘Onun için epeyce özeldi’
Şenliğin özel mükafatı olan Muazzez İlmiye Çığ Kadim Kültürlere Katkı Sağlayan Eser mükafatını ise Şanlıurfa’daki Göbeklite’yi dünyaya tanıtan Prof. Dr. Klaus Schmidt’in yerine eşi Çiğdem Schmidt aldı. İnsanoğlunun avcı-toplayıcı ömür stilinden yerleşik hayata geçtiği birinci yer olarak tarihe geçen Göbeklitepe’yi 12 bin yıl öncesine tanımlayarak neolitik devirden günümüze gelen en değerli eser olarak kabul ettiren Alman Prof. Dr. Klaus Schmidt’in eşi Arkeolog Çiğdem Köksal Schmidt hislerini Milliyet’e anlattı. Çiğdem Schmidt, “Göbeklitepe’nin kadim kültürlerle anılan bir sinema şenliğinde anılması bana gurur verdi. Klaus, 1978 yılında doktora çalışması için geldiği Elazığ’da Anadolu ile tanışmıştı. Meslek hayatını Anadolu’nun neolitik periyodunu aydınlatmaya adamıştı. Güneydoğu Anadolu hayatında duygusal olarak hayli kıymetli ve özeldi. Klaus, Anadolu üzerine 200’den çok makale yayınladı. 1995’te kazılmaya başlanan Göbeklitepe, Klaus yardımıyla dünyanın gündemine oturdu.
Klaus, araştırma heyecanının araştırma takımına aktardı. 20 yıl boyunca çalışarak Göbeklitepe’yi ortaya çıkardık. Göbeklitepe binlerce yıl kendini korudu ancak artık büyük bir sorumluluğumuz var. Göbeklitepe’yi geleceğe taşımalıyız” sözlerini kullandı.
Dünya Miras Listesi’ne girmesini sağlamıştı
Yüzey araştırmaları 1963 yılında İstanbul ve Chicago üniversitelerinin paydaşlığıyla başlayan Göbeklitepe’ye 1994 yılında giden Prof. Dr. Klaus Schmidt, taşların neolitik periyoda ilişkin olduğunu belirledi. 1995 yılında başlayan hafriyatlarda insan heykeli, kireç taşından şekillendirilmiş yaban domuzu, tilki ve kuş kabartmalarıyla çakmak taşından yapılmış fazlaca sayıda ok ucu bulundu.
bir daha neolitik periyoda ilişkin 3-6 metre uzunluğunda 40-60 ton tartısında yabani hayvan figürlü ‘T’ biçimli dikili taşlar gün yüzüne çıkarıldı. Dünyanın en eski tapınak kalıntısı Göbeklitepe 12 bin yıl öncesine tarihlendi. Ünü yayılarak 2011 yılında UNESCO Dünya Miras Süreksiz Listesi’ne alınan Göbeklitepe, Prof. Dr. Klaus Schmidt’in teşebbüsleriyle 2018’de Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildi. Prof. Dr. Schmidt 2014 yılında Almanya’da öldü.
GÖKHAN KARAKAŞ İstanbul – Memleketler arası İstanbul Nartugan Sinema Şenliği internet üzerinden başvuran 3 bin 125 sinema ile gerçekleşti. UNESCO Türkiye Ulusal Komitesi’nin desteklediği şenlik, Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ ve Göbeklitepe’yi insanlık tarihine armağan eden Alman arkeolog Prof. Dr. Klaus Schmidt’in isimlerini buluşturdu. Muazzez İlmiye Çığ Kadim Kültürlere Katkı Sağlayan Eser mükafatını 7 yıl evvel kaybettiğimiz Prof. Dr. Klaus Schmidt ismine alan Arkeolog Çiğdem Köksal Schmidt hislerini Milliyet’e anlattı. Şanlıurfa’da yaşayan Çiğdem Schmidt, “Klaus hayatını Anadolu’nun neolitik devrini aydınlatmaya adamıştı. Göbeklitepe’yi en uygun biçimde geleceğe taşımamız en büyük sorumluluğumuz” dedi.
33 ödül dağıtıldı
Mahallî halkların kendi sıkıntılarını, lisanlarını ve hayat şekillerini sinema yoluyla anlatmalarını amaçlayan Milletlerarası İstanbul Nartugan Sinema Festivali’nin ödül merasimi Kadıköy Kozyatağı Kültür Merkezi Gönül-Gazanfer Özcan Sahnesi’nde gerçekleşti. Birinci kere düzenlenen İstanbul Memleketler arası Nartugan Sinema Festivali’ne 122 ülkeden internet yoluyla 3 bin 125 sinema başvurdu. F estivalde 33 ödül verildi. En Güzel Yerli Kısa Belgesel Sinema Direktörü Öbür Vatanımız Yok ile Bayram Küçük, En Güzel Yerli Belgesel Sinema Direktörü 4 Kapı 40 Makam ile Tolga Ekinci, En Güzel Yerli Kısa Sinema Direktörü Rebus ile Engin Örsel, En Uygun Yerli Sinema Direktörü Aydın Aslan oldu.
‘Onun için epeyce özeldi’
Şenliğin özel mükafatı olan Muazzez İlmiye Çığ Kadim Kültürlere Katkı Sağlayan Eser mükafatını ise Şanlıurfa’daki Göbeklite’yi dünyaya tanıtan Prof. Dr. Klaus Schmidt’in yerine eşi Çiğdem Schmidt aldı. İnsanoğlunun avcı-toplayıcı ömür stilinden yerleşik hayata geçtiği birinci yer olarak tarihe geçen Göbeklitepe’yi 12 bin yıl öncesine tanımlayarak neolitik devirden günümüze gelen en değerli eser olarak kabul ettiren Alman Prof. Dr. Klaus Schmidt’in eşi Arkeolog Çiğdem Köksal Schmidt hislerini Milliyet’e anlattı. Çiğdem Schmidt, “Göbeklitepe’nin kadim kültürlerle anılan bir sinema şenliğinde anılması bana gurur verdi. Klaus, 1978 yılında doktora çalışması için geldiği Elazığ’da Anadolu ile tanışmıştı. Meslek hayatını Anadolu’nun neolitik periyodunu aydınlatmaya adamıştı. Güneydoğu Anadolu hayatında duygusal olarak hayli kıymetli ve özeldi. Klaus, Anadolu üzerine 200’den çok makale yayınladı. 1995’te kazılmaya başlanan Göbeklitepe, Klaus yardımıyla dünyanın gündemine oturdu.
Klaus, araştırma heyecanının araştırma takımına aktardı. 20 yıl boyunca çalışarak Göbeklitepe’yi ortaya çıkardık. Göbeklitepe binlerce yıl kendini korudu ancak artık büyük bir sorumluluğumuz var. Göbeklitepe’yi geleceğe taşımalıyız” sözlerini kullandı.
Dünya Miras Listesi’ne girmesini sağlamıştı
Yüzey araştırmaları 1963 yılında İstanbul ve Chicago üniversitelerinin paydaşlığıyla başlayan Göbeklitepe’ye 1994 yılında giden Prof. Dr. Klaus Schmidt, taşların neolitik periyoda ilişkin olduğunu belirledi. 1995 yılında başlayan hafriyatlarda insan heykeli, kireç taşından şekillendirilmiş yaban domuzu, tilki ve kuş kabartmalarıyla çakmak taşından yapılmış fazlaca sayıda ok ucu bulundu.
bir daha neolitik periyoda ilişkin 3-6 metre uzunluğunda 40-60 ton tartısında yabani hayvan figürlü ‘T’ biçimli dikili taşlar gün yüzüne çıkarıldı. Dünyanın en eski tapınak kalıntısı Göbeklitepe 12 bin yıl öncesine tarihlendi. Ünü yayılarak 2011 yılında UNESCO Dünya Miras Süreksiz Listesi’ne alınan Göbeklitepe, Prof. Dr. Klaus Schmidt’in teşebbüsleriyle 2018’de Dünya Mirası Listesi’ne dahil edildi. Prof. Dr. Schmidt 2014 yılında Almanya’da öldü.