‘Şiddetin önüne eğitimle geçilir’
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul – Toplum artan şiddet karşısında artık daha hassas ve hassas. Bu hasiyetlerini de ‘şiddete sessiz kalmayın’ diyerek lisana getiriyorlar. ‘Şiddete sessiz kalmayın’ diyen isimlerden biri de sanatçı Karsu. Şiddetin önüne eğitimle geçileceğini vurgulayan Karsu bahisle ilgili Milliyet’in sorularını yanıtladı.
Türkiye’de bayanlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti nasıl yorumluyorsunuz?
Dünyanın her yerindeki şiddete karşıyım. Ne yazık ki, şiddet genelde kız çocuğuna ve bayana daha kolay uygulanıyor ve bu durum epey üzücü. Bunun önüne eğitimle geçilir ve bu eğitimin de çocukluktan itibaren verilmesi gerekiyor. Burada bilhassa ebeveynlere büyük sorumluluk düşüyor. Erkek çocuklarının kız arkadaşı olduğunda ‘Ah, bak güzel oğlum, çabucak kız tavlamış’ deniliyor. Lakin kız çocuğunun erkek arkadaşı olduğunda herkes ayıplıyor. Toplumun bu algıdan kurtulması kural.
Siz bayana ya da kız çocuğuna yönelik şiddet hareketiyle karşılaştınız mı? Karşılaştıysanız neler yaptınız?
17-18 yaşlarında aileme tek başına İstanbul’a gitmek istediğini söylemiş oldum. Annem tek göndermek istemedi ve ‘beraber gideriz’ dedi. Annem, teyzem ve kız kuzenlerim birlikte İstanbul’a geldik. 6 bayandık. Bir gün geç bir saatte tramvayla otel dönüyorduk ve geç bir saat olduğu için de tramvayda bizden öteki kimse yoktu. Adamın biri bizden daha sonra travmaya bindi ve her yer boşken gelip tam karşımıza oturdu. Kuzenim Hollandaca, ‘Anne bu adam niye boş bir tramvayda, karşımızda oturuyor?’ diye sordu. Bu durum açıkçası bizi rahatsız etmişti. daha sonra birkaç durak daha sonra tramvaydan indik. 6 bayan otele yürüyorduk, baktık bir yabancı siyahi bayan tek başına yürüyor ve karşıda kendisine laf atan bir adam, onu takip ediyordu. Bayana İngilizce ‘birlikte misiniz?’ diye sorduk. ‘Yok değiliz, otelime gidiyorum, beni takip ediyor’ dedi. Caddede Türkçe adamla tartıştık. hanımı rahat bırakmasını söylemiş olduk. Bize bağırıp çağırdı. ‘Siz ne karışıyorsunuz, size ne’ Ayaküstü adamla tartış ve biz 6 kişi olduğumuz için, yürek edemedi ve bayanı takip etmekten vazgeçti. Biz bayanı oteline bıraktık ve kendi otelimize gittik.
Yasal olarak ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz? Türkiye’de bayanlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin azalması için neler yapılmalı?
bu biçimde bir durumda yapmamız gerekilk öncelikli şey kolluğa başvurmak olmalı. bu biçimde bir durumla karşılaşmış olsam yapacağım birinci şey gidip şikayetçi olmak olurdu. Şiddetin önlenmesi için o kadar epeyce şey var ki; Öncelikli olarak yasalar aktif bir biçimde uygulanmalı. hiç bir şiddet cezasız kalmamalı. Türkiye’de bayanların çoğunluğu eşleri ya da eski eşleri tarafınca öldürülüyor ve bunlar daha evvel kesinlikle şiddete maruz kalmış bireyler. Burada şu biçimde bir yol izlenebilir; bayana şiddet uygulayan muhakkak tekrar bayanla tıpkı bölge sonları ortasında olmamalı. Bunun da önemli bir cezası olmalı. Hollanda’da bu biçimde durumlarda bölgesel yasak geliyor. Çiftler arbede ettiğinde bile, ‘biz kendi ortamızda çözeriz’ kabul edilmiyor. Türkiye’de her gün bir bayan katlediliyor, onlarca şiddet olayı yaşanırkilk öncelik bunları önlemek olmalı bu da maddelerle mümkün. Toplumsal taraftan de ölen her bayan ya da çocuk için küçük biyografiler hazırlanmalı. Bu bayan kimdi niye öldürüldü, kaç çocuğu vardı? üzere. Hazırlanan bu biyografiler tüm kamusal alanlara konulmalı.
Temel sorun cinsiyet eşitsizliği!
Şiddete karşı ne yapılmalı?
Tüm bunların temelinde cinsiyet eşitsizliği yatıyor. Çocukluk çağından itibaren, bayan ve erkeğin aslında eşit olduğu tıpkı haklara sahip olduğu, birinin başkasından üstün olmadığı şuuru oluşması gerekiyor. Bu temeller üzerinde bireyler yetiştirilirse inanıyorum ki, cinayette şiddette azalacaktır. Toplum olarak şiddete sessiz kalmayalım. En yüksek sesle daima birlikte şiddetin karşısında olalım.
ÇİĞDEM YILMAZ İstanbul – Toplum artan şiddet karşısında artık daha hassas ve hassas. Bu hasiyetlerini de ‘şiddete sessiz kalmayın’ diyerek lisana getiriyorlar. ‘Şiddete sessiz kalmayın’ diyen isimlerden biri de sanatçı Karsu. Şiddetin önüne eğitimle geçileceğini vurgulayan Karsu bahisle ilgili Milliyet’in sorularını yanıtladı.
Türkiye’de bayanlara ve kız çocuklarına yönelik şiddeti nasıl yorumluyorsunuz?
Dünyanın her yerindeki şiddete karşıyım. Ne yazık ki, şiddet genelde kız çocuğuna ve bayana daha kolay uygulanıyor ve bu durum epey üzücü. Bunun önüne eğitimle geçilir ve bu eğitimin de çocukluktan itibaren verilmesi gerekiyor. Burada bilhassa ebeveynlere büyük sorumluluk düşüyor. Erkek çocuklarının kız arkadaşı olduğunda ‘Ah, bak güzel oğlum, çabucak kız tavlamış’ deniliyor. Lakin kız çocuğunun erkek arkadaşı olduğunda herkes ayıplıyor. Toplumun bu algıdan kurtulması kural.
Siz bayana ya da kız çocuğuna yönelik şiddet hareketiyle karşılaştınız mı? Karşılaştıysanız neler yaptınız?
17-18 yaşlarında aileme tek başına İstanbul’a gitmek istediğini söylemiş oldum. Annem tek göndermek istemedi ve ‘beraber gideriz’ dedi. Annem, teyzem ve kız kuzenlerim birlikte İstanbul’a geldik. 6 bayandık. Bir gün geç bir saatte tramvayla otel dönüyorduk ve geç bir saat olduğu için de tramvayda bizden öteki kimse yoktu. Adamın biri bizden daha sonra travmaya bindi ve her yer boşken gelip tam karşımıza oturdu. Kuzenim Hollandaca, ‘Anne bu adam niye boş bir tramvayda, karşımızda oturuyor?’ diye sordu. Bu durum açıkçası bizi rahatsız etmişti. daha sonra birkaç durak daha sonra tramvaydan indik. 6 bayan otele yürüyorduk, baktık bir yabancı siyahi bayan tek başına yürüyor ve karşıda kendisine laf atan bir adam, onu takip ediyordu. Bayana İngilizce ‘birlikte misiniz?’ diye sorduk. ‘Yok değiliz, otelime gidiyorum, beni takip ediyor’ dedi. Caddede Türkçe adamla tartıştık. hanımı rahat bırakmasını söylemiş olduk. Bize bağırıp çağırdı. ‘Siz ne karışıyorsunuz, size ne’ Ayaküstü adamla tartış ve biz 6 kişi olduğumuz için, yürek edemedi ve bayanı takip etmekten vazgeçti. Biz bayanı oteline bıraktık ve kendi otelimize gittik.
Yasal olarak ne yapmanız gerektiğini biliyor musunuz? Türkiye’de bayanlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin azalması için neler yapılmalı?
bu biçimde bir durumda yapmamız gerekilk öncelikli şey kolluğa başvurmak olmalı. bu biçimde bir durumla karşılaşmış olsam yapacağım birinci şey gidip şikayetçi olmak olurdu. Şiddetin önlenmesi için o kadar epeyce şey var ki; Öncelikli olarak yasalar aktif bir biçimde uygulanmalı. hiç bir şiddet cezasız kalmamalı. Türkiye’de bayanların çoğunluğu eşleri ya da eski eşleri tarafınca öldürülüyor ve bunlar daha evvel kesinlikle şiddete maruz kalmış bireyler. Burada şu biçimde bir yol izlenebilir; bayana şiddet uygulayan muhakkak tekrar bayanla tıpkı bölge sonları ortasında olmamalı. Bunun da önemli bir cezası olmalı. Hollanda’da bu biçimde durumlarda bölgesel yasak geliyor. Çiftler arbede ettiğinde bile, ‘biz kendi ortamızda çözeriz’ kabul edilmiyor. Türkiye’de her gün bir bayan katlediliyor, onlarca şiddet olayı yaşanırkilk öncelik bunları önlemek olmalı bu da maddelerle mümkün. Toplumsal taraftan de ölen her bayan ya da çocuk için küçük biyografiler hazırlanmalı. Bu bayan kimdi niye öldürüldü, kaç çocuğu vardı? üzere. Hazırlanan bu biyografiler tüm kamusal alanlara konulmalı.
Temel sorun cinsiyet eşitsizliği!
Şiddete karşı ne yapılmalı?
Tüm bunların temelinde cinsiyet eşitsizliği yatıyor. Çocukluk çağından itibaren, bayan ve erkeğin aslında eşit olduğu tıpkı haklara sahip olduğu, birinin başkasından üstün olmadığı şuuru oluşması gerekiyor. Bu temeller üzerinde bireyler yetiştirilirse inanıyorum ki, cinayette şiddette azalacaktır. Toplum olarak şiddete sessiz kalmayalım. En yüksek sesle daima birlikte şiddetin karşısında olalım.