Çeliğe olan talep ve çelikteki üretim artışı iktisatların gidişatına ve büyümeye dair değerli ipuçları veren bir gösterge. İmalat sanayi, savunma, güç, elektronik, gemi inşaat dalları üzere çabucak her alana hammadde sağlayan çelik bölümü, üretimin ve iktisadın devamlılığı açısından da stratejik bir değere sahip.
KPMG Türkiye’nin yayımladığı “Çelik Sektörel Bakış – 2022” raporuna nazaran Türkiye’nin çelik bölümü son 2 yılda pandemi ve birlikteinde daha da artan korumacılık tedbirleri, yeni pazar arayışları, tedarik ve hammadde dertleri üzere güç kaidelerin gölgesinde geçen bir devirde birfazlaca imtihandan muvaffakiyet ile geçti.
Raporda yer alan bilgilere nazaran Türkiye’nin çelik dalı global salgın sebebi ile büyük üretici ülkelerin yüzde 10 – 20 oranında küçüldüğü 2020 yılında yüzde 6 oranında büyümeyi başardı. 2021 yılında de hem yurt ortasında imalat sanayindeki canlılık tıpkı vakitte mevcut ve yeni pazarlardaki kuvvetli varlığı niçiniyle kesimde üretim, yüzde 13 artarak 40 milyon ton düzeyini geçti. bu biçimdelikle Türkiye evvelki sene olduğu üzere 2021 yılında da dünya genelinde 7. sırayı, Avrupa’nın da en büyük çelik üreticisi pozisyonunu korudu.
Çin’deki düşüşü öteki büyük ülkeler dengeledi
Dünya genelinde ise ham çelik üretimi 2021’de yüzde 4,7 oranında artış gösterirken bu vakitte Çin’deki yüzde 3’lük düşüş öbür büyük üretici ülkeler tarafınca dengelendi. 2021 yılında pandeminin global iktisada tesirlerinin azalması ile kıymetli çelik üreticilerinden Hindistan üretimini yüzde 17,8, Japonya yüzde 14,9 ve Güney Kore ise yüzde 5,2 artırdı. Avrupa’da ise ham çelik üretiminde 2020 yılına nazaran yüzde 15,4 artış gerçekleşirken ABD’de büyüme yüzde 18,3 oldu.
Sektör 2022 yılına yüksek talep ile girdi
Sektör, 2022 yılına hem yurt içi ve tıpkı vakitte yurt haricinden yüksek talep ve canlılık ile girdi. Bilhassa Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar sebebi ile Avrupa’nın Türkiye çeliğine olan talebi artış gösterdi. Bununda birlikte birinci 6 ayda çelik fiyatlarında yaşanan artış Türkiye’nin ihracatını geçen yılın birebir devrine nazaran yüzde 25-30 civarında üst taşıdı. Tutarsal artışın aksine 2022 yılı birinci yarısında Türkiye’de çelik üretimi ton bazında ise geçtiğimiz seneye bakılırsa yüzde 4,6 oranında daralma göstererek 18,9 milyon ton olarak gerçekleşti. Bilhassa haziran ayı üretimi geçtiğimiz yıla nazaran yüzde 13 oranında azaldı. Global ölçekte de üretim birinci yarıyılda yüzde 5,5 oranında geriledi. Üretimdeki düşüşün niçinlerinin başında Çin’de devam eden sert COVID-19 ehemmiyetleri ve birlikteinde inşaat dalındaki yavaşlama, Ukrayna’daki savaşın global yansımaları, ABD’de resesyon tasaları ile Avrupa kaynaklı talep daralmaları gösterilebilir.
“Önemli olan sürdürülebilir büyümemize devam edebilmektir”
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Metal ve Maden Bölüm Başkanı Burak Yıldırım, “Ekonomik kalkınma için değerli kesimlerin başında gelen çelik bölümü global konjonktürlere, ekonomik – siyasi gelişmelere ve öteki büyük üretici ülkelerin aksiyonlarına pek hassastır. Bu niçinle misal iniş çıkışlar gelecekte de yaşanacaktır. Bu tıp dalgalanmalara karşın değerli olan orta ve uzun vadede değişen kaidelere ahenk sağlayarak sürdürülebilir büyümemize devam edebilmektir. 2021 yılı ve 2022 yılının birinci yarısı bu kapsamda epey hareketli geçti. AB ve ABD’nin korumacılık tedbirleri, Çin’in iç tüketime odaklanması, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, iklim değişikliği ile uğraş çerçevesinde AB’nin uygulamaya geçireceği Sonda Karbon Düzenlemesi, ülkelerin ambargo uygulamaları ve tedarik problemleri son devirde Türkiye’deki çelik üreticilerinin öncelikli ajanda mevzuları oldu” dedi.
KPMG Türkiye’nin yayımladığı “Çelik Sektörel Bakış – 2022” raporuna nazaran Türkiye’nin çelik bölümü son 2 yılda pandemi ve birlikteinde daha da artan korumacılık tedbirleri, yeni pazar arayışları, tedarik ve hammadde dertleri üzere güç kaidelerin gölgesinde geçen bir devirde birfazlaca imtihandan muvaffakiyet ile geçti.
Raporda yer alan bilgilere nazaran Türkiye’nin çelik dalı global salgın sebebi ile büyük üretici ülkelerin yüzde 10 – 20 oranında küçüldüğü 2020 yılında yüzde 6 oranında büyümeyi başardı. 2021 yılında de hem yurt ortasında imalat sanayindeki canlılık tıpkı vakitte mevcut ve yeni pazarlardaki kuvvetli varlığı niçiniyle kesimde üretim, yüzde 13 artarak 40 milyon ton düzeyini geçti. bu biçimdelikle Türkiye evvelki sene olduğu üzere 2021 yılında da dünya genelinde 7. sırayı, Avrupa’nın da en büyük çelik üreticisi pozisyonunu korudu.
Çin’deki düşüşü öteki büyük ülkeler dengeledi
Dünya genelinde ise ham çelik üretimi 2021’de yüzde 4,7 oranında artış gösterirken bu vakitte Çin’deki yüzde 3’lük düşüş öbür büyük üretici ülkeler tarafınca dengelendi. 2021 yılında pandeminin global iktisada tesirlerinin azalması ile kıymetli çelik üreticilerinden Hindistan üretimini yüzde 17,8, Japonya yüzde 14,9 ve Güney Kore ise yüzde 5,2 artırdı. Avrupa’da ise ham çelik üretiminde 2020 yılına nazaran yüzde 15,4 artış gerçekleşirken ABD’de büyüme yüzde 18,3 oldu.
Sektör 2022 yılına yüksek talep ile girdi
Sektör, 2022 yılına hem yurt içi ve tıpkı vakitte yurt haricinden yüksek talep ve canlılık ile girdi. Bilhassa Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar sebebi ile Avrupa’nın Türkiye çeliğine olan talebi artış gösterdi. Bununda birlikte birinci 6 ayda çelik fiyatlarında yaşanan artış Türkiye’nin ihracatını geçen yılın birebir devrine nazaran yüzde 25-30 civarında üst taşıdı. Tutarsal artışın aksine 2022 yılı birinci yarısında Türkiye’de çelik üretimi ton bazında ise geçtiğimiz seneye bakılırsa yüzde 4,6 oranında daralma göstererek 18,9 milyon ton olarak gerçekleşti. Bilhassa haziran ayı üretimi geçtiğimiz yıla nazaran yüzde 13 oranında azaldı. Global ölçekte de üretim birinci yarıyılda yüzde 5,5 oranında geriledi. Üretimdeki düşüşün niçinlerinin başında Çin’de devam eden sert COVID-19 ehemmiyetleri ve birlikteinde inşaat dalındaki yavaşlama, Ukrayna’daki savaşın global yansımaları, ABD’de resesyon tasaları ile Avrupa kaynaklı talep daralmaları gösterilebilir.
“Önemli olan sürdürülebilir büyümemize devam edebilmektir”
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan KPMG Türkiye Metal ve Maden Bölüm Başkanı Burak Yıldırım, “Ekonomik kalkınma için değerli kesimlerin başında gelen çelik bölümü global konjonktürlere, ekonomik – siyasi gelişmelere ve öteki büyük üretici ülkelerin aksiyonlarına pek hassastır. Bu niçinle misal iniş çıkışlar gelecekte de yaşanacaktır. Bu tıp dalgalanmalara karşın değerli olan orta ve uzun vadede değişen kaidelere ahenk sağlayarak sürdürülebilir büyümemize devam edebilmektir. 2021 yılı ve 2022 yılının birinci yarısı bu kapsamda epey hareketli geçti. AB ve ABD’nin korumacılık tedbirleri, Çin’in iç tüketime odaklanması, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali, iklim değişikliği ile uğraş çerçevesinde AB’nin uygulamaya geçireceği Sonda Karbon Düzenlemesi, ülkelerin ambargo uygulamaları ve tedarik problemleri son devirde Türkiye’deki çelik üreticilerinin öncelikli ajanda mevzuları oldu” dedi.