İçtihat Bülteni’nden edinilen bilgiye nazaran, 15 Mart 2012’de bayiden sıfır Citroen marka araba alan F.D., sistemli olarak yetkili serviste bakımını yaptırdığı aracın çabucak hemen 56 bin kilometredeyken triger zinciri kopmasıyla hayatının şokunu yaşadı.
Tüketici Mahkemesi’nin yolunu tutan mağdur şoför, periyodik bakımlarını satın aldığı bayinin bünyesinde faaliyet gösteren serviste nizamlı olarak yaptırdığını, arabanın 4 sene daha sonra 52 bin kilometrede çalıştırılmak istendiğinde ihtar vermeksizin çalışmadığını öne sürdü.
52 BİN KM’DE ZİYAN GÖRMESİ MÜMKÜN DEĞİL
Alımlı ile davalının yetkili bayii ve servisine gdolayıldüğünü, triger zincirinin kopmuş olduğu tespitinin yapıldığını lisana getirdi. 52 bin kilometrede motor zincirinin ziyan görmesinin mümkün olmadığını, mahkemece hazırlatılan eksper raporunda araçtaki arızanın üretim kusurundan kaynaklandığının açıklandığini, otomatik vites araçta zincir değişikliğinin belli durumlarda yapılması gerektiğini ileri sürerek, arabanın satış bedeli olan 65 bin TL’nin ödeme tarihi olan 15/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bir arada davalıdan tahsiline, mümkün olmadığı takdirde şimdilik araçta meydana gelen arızanın sarfiyatımı bakımından kusursuz gibisi meblağı olan 1.000 TL ile araçtaki bedel kaybı meblağı olan 500 TL’nin yasal faiziyle bir arada davalıdan tahsiline karar verilmesini istedi.
Davalı bayi ise davacının aracını 15/03/2012 tarihinde satın aldığını, ayıba karşı tekeffül sorumluluğuna ait savının 15/03/2014 tarihinde bitmiş olduğini, davacının ise argümanını 18/05/2016 tarihli dilekçesiyle ileri sürdüğünü hatırlattı.
Bu haliyle zamanaşımı müddetinin dolduğunu, davacının aracın bakımlarını vaktinde yaptırmayarak triger dişlerinin ziyan görmesine niye olduğunu, hasarın davacının kullanmasından kaynaklandığını öne sürdü. Mahkeme; ayıbın gizlenmesinde satıcının ağır kusurunun olduğuna yahut ayıbı tüketiciden gizlediğine yönelik bir kanaat oluşmadığı nedeni öne sürülerek davanın iki yıllık garanti mühletinden daha sonra açılmış olması niçiniyle reddine karar verdi. Davacı F.D. tarafınca istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davacının istinaf müracaatının reddine karar verdi. Karar davacı tarafınca temyiz edilince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.
Emsal nitelikteki kararda şu sözlere yer verildi:
“Tüketicinin saklı ayıp savı üzerine gerek kanıt tespiti sırasında gerekse yargılama sırasında alınan uzman raporlarında triger zincirinin koruma altında olduğundan yabancı cisim girerek kırılmasının kelam konusu olamayacağı anlaşılmıştır. Zincirin uzaması ya da zincir bakımının vaktinde yapılmaması sebebiyle zincir gergi sisteminin bozulması kararında bu zincirin gevşeyerek kırılabileceği, triger zinciri bakımlarının 120.000-180.000 km aralığında yapılması gereken bir bakım tipi olduğu ortaya çıkarılmıştır. Fakat dava konusu aracın 56.285 kilometredeyken triger zincirinin kırılmış olmasının kullanıcı yanılgısı olmayıp üretim ve materyal yanılgısından kaynaklı olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar mahkemece; davanın garanti müddeti içerisinde açılmadığı sebebi öne sürülerek reddine karar verilmiş ise de, kelam konusu arızanın kullanımdan kaynaklı olamayacağı, dışarıdan gelecek müdahalelere kapalı bir biçimde koruma altına alınmış olan triger zincirinin kırılmasının davalının ağır kusurundan ileri gelen bâtın ayıp niteliğinde olduğu anlaşıldığından bu ayıp karşısında vakit aşımı mühletinin tamamlanmasından kelam edilemeyeceği üzere davacının garanti kararlarına dayalı olarak da bu biçimde bir dava açmasını engelleyen yasal düzenleme bulunmamaktadır. Mahkemece bu prensipler çerçevesinde uyuşmazlığın aslının incelenmesi gerekirken davanın reddine karar verilmiş olması yöntem ve yasaya muhalif olup bozmayı gerektirmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi sonucunın ortadan kaldırılmasına, Tüketici Mahkemesi’nin kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”
Bu kararla bir arada Citroen servisi vakit aşımı olsa bile triger kayışını yenisiyle değiştirecek ya da ziyanı tazmin edecek.
Tüketici Mahkemesi’nin yolunu tutan mağdur şoför, periyodik bakımlarını satın aldığı bayinin bünyesinde faaliyet gösteren serviste nizamlı olarak yaptırdığını, arabanın 4 sene daha sonra 52 bin kilometrede çalıştırılmak istendiğinde ihtar vermeksizin çalışmadığını öne sürdü.
52 BİN KM’DE ZİYAN GÖRMESİ MÜMKÜN DEĞİL
Alımlı ile davalının yetkili bayii ve servisine gdolayıldüğünü, triger zincirinin kopmuş olduğu tespitinin yapıldığını lisana getirdi. 52 bin kilometrede motor zincirinin ziyan görmesinin mümkün olmadığını, mahkemece hazırlatılan eksper raporunda araçtaki arızanın üretim kusurundan kaynaklandığının açıklandığini, otomatik vites araçta zincir değişikliğinin belli durumlarda yapılması gerektiğini ileri sürerek, arabanın satış bedeli olan 65 bin TL’nin ödeme tarihi olan 15/03/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile bir arada davalıdan tahsiline, mümkün olmadığı takdirde şimdilik araçta meydana gelen arızanın sarfiyatımı bakımından kusursuz gibisi meblağı olan 1.000 TL ile araçtaki bedel kaybı meblağı olan 500 TL’nin yasal faiziyle bir arada davalıdan tahsiline karar verilmesini istedi.
Davalı bayi ise davacının aracını 15/03/2012 tarihinde satın aldığını, ayıba karşı tekeffül sorumluluğuna ait savının 15/03/2014 tarihinde bitmiş olduğini, davacının ise argümanını 18/05/2016 tarihli dilekçesiyle ileri sürdüğünü hatırlattı.
Bu haliyle zamanaşımı müddetinin dolduğunu, davacının aracın bakımlarını vaktinde yaptırmayarak triger dişlerinin ziyan görmesine niye olduğunu, hasarın davacının kullanmasından kaynaklandığını öne sürdü. Mahkeme; ayıbın gizlenmesinde satıcının ağır kusurunun olduğuna yahut ayıbı tüketiciden gizlediğine yönelik bir kanaat oluşmadığı nedeni öne sürülerek davanın iki yıllık garanti mühletinden daha sonra açılmış olması niçiniyle reddine karar verdi. Davacı F.D. tarafınca istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi, davacının istinaf müracaatının reddine karar verdi. Karar davacı tarafınca temyiz edilince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.
Emsal nitelikteki kararda şu sözlere yer verildi:
“Tüketicinin saklı ayıp savı üzerine gerek kanıt tespiti sırasında gerekse yargılama sırasında alınan uzman raporlarında triger zincirinin koruma altında olduğundan yabancı cisim girerek kırılmasının kelam konusu olamayacağı anlaşılmıştır. Zincirin uzaması ya da zincir bakımının vaktinde yapılmaması sebebiyle zincir gergi sisteminin bozulması kararında bu zincirin gevşeyerek kırılabileceği, triger zinciri bakımlarının 120.000-180.000 km aralığında yapılması gereken bir bakım tipi olduğu ortaya çıkarılmıştır. Fakat dava konusu aracın 56.285 kilometredeyken triger zincirinin kırılmış olmasının kullanıcı yanılgısı olmayıp üretim ve materyal yanılgısından kaynaklı olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar mahkemece; davanın garanti müddeti içerisinde açılmadığı sebebi öne sürülerek reddine karar verilmiş ise de, kelam konusu arızanın kullanımdan kaynaklı olamayacağı, dışarıdan gelecek müdahalelere kapalı bir biçimde koruma altına alınmış olan triger zincirinin kırılmasının davalının ağır kusurundan ileri gelen bâtın ayıp niteliğinde olduğu anlaşıldığından bu ayıp karşısında vakit aşımı mühletinin tamamlanmasından kelam edilemeyeceği üzere davacının garanti kararlarına dayalı olarak da bu biçimde bir dava açmasını engelleyen yasal düzenleme bulunmamaktadır. Mahkemece bu prensipler çerçevesinde uyuşmazlığın aslının incelenmesi gerekirken davanın reddine karar verilmiş olması yöntem ve yasaya muhalif olup bozmayı gerektirmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi sonucunın ortadan kaldırılmasına, Tüketici Mahkemesi’nin kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”
Bu kararla bir arada Citroen servisi vakit aşımı olsa bile triger kayışını yenisiyle değiştirecek ya da ziyanı tazmin edecek.